Translation of "Itibarı" in English

0.030 sec.

Examples of using "Itibarı" in a sentence and their english translations:

Tom'un itibarı kusursuz.

Tom's reputation is impeccable.

Tom'un iyi bir itibarı var.

Tom has a good reputation.

Tom'un çok kötü bir itibarı var.

Tom has a terrible reputation.

Hollandalıların dillerde iyi olma konusunda itibarı vardır.

The Dutch have a reputation for being good at languages.

Son yıllarda, bir asker olarak hizmet etmenin itibarı sürekli düşürüldü.

In the recent years, the reputation of serving as a soldier has steadily been lowered.

- Onun iyi bir saygınlığı var.
- Onun iyi bir itibarı var.

She has a good reputation.

Norveç'te yaşanan katliam ve son günlerde İngiltere'deki ayaklanma ve yağma, dünyanın içine sürüklendiği durum itibarı ile dehşet vericidir.

The massacre in Norway and the recent rebellion and the booty in England, are dreadful in consideration of the circumstances that the world drifted into.