Translation of "Disipline" in English

0.002 sec.

Examples of using "Disipline" in a sentence and their english translations:

Onun disipline ihtiyacı var.

He needs discipline.

Tom'un disipline ihtiyacı var.

Tom needs discipline.

Leyla, Sami'yi disipline etmeye çalıştı.

Layla tried to discipline Sami.

Babası onu disipline edebilmek için askeri akademiye gönderdi

his father sent him to the military academy to discipline him

Üniversite, Mark Zuckerberg'ı veri tabanını hacklediği için disipline verdi.

The university disciplined Mark Zuckerberg for hacking its database.

çalışma için kahramanca bir kapasite, titiz bir hafıza ve ayrıntılara dikkat ve görev ve disipline bağlılık.

capacity for work, meticulous memory and attention  to detail, and devotion to duty and discipline.

- Çinli bayan arkadaşlarımın onları disipline sokmamdan hoşlandıklarını biliyorum.
- Çinli kadın arkadaşlarımın onları yola getirmemden zevk aldıklarını biliyorum.

I know that my Chinese female friends enjoy my disciplining them.