Translation of "Dümen" in English

0.006 sec.

Examples of using "Dümen" in a sentence and their english translations:

Tom benim üstümden dümen çevirmeyi sever.

Tom enjoys playing tricks on me.

Dümen, uçağın yalpalamasını kontrol etmeye yarar.

The rudder works to control the yaw of the plane.

- Yine ne dümen peşindesin?
- Ne işler çeviriyorsun?

What in the world are you up to?

- Bu gazete iktidar çığırtkanlığı yapıyor.
- Bu gazete iktidar yalakalığı yapıyor.
- Bu gazete hükûmet borazanlığı yapıyor.
- Bu gazete iktidar goygoyculuğu yapıyor.
- Bu gazete iktidarın maşalığını yapıyor.
- Bu gazete iktidarın dümen suyunda gidiyor.
- Bu gazete iktidarı cilalıyor.
- Bu gazete iktidara çanak tutuyor.
- Bu gazete iktidarın borusunu öttürüyor.
- Bu gazete iktidarın sazını çalıyor.
- Bu gazete iktidar şakşakçılığı yapıyor.
- Bu gazete iktidarın propagandasını yapıyor.
- Bu gazete iktidara alkış tutuyor.
- Bu gazete iktidara köpeklik yapıyor.
- Bu gazete iktidar tellallığı yapıyor.
- Bu gazete iktidarın ağzıyla yazıyor.
- Bu gazete iktidar yandaşı.
- Bu gazete iktidarın tetikçiliğini yapıyor.
- Bu gazete iktidarın hınk deyiciliğini yapıyor.

This newspaper is a government mouthpiece.