Translation of "Bırakman" in English

Bırakman gerekiyor.

You need to let go.

Çantanı bırakman dikkatsizlikti.

It was careless of you to leave your bag.

Onu bırakman gerekiyor.

You need to let go of it.

İşini bırakman gerektiğini düşünmüyorum.

- I don't think you should quit your job.
- I don't think that you should quit your job.

Sigarayı bırakman gerektiğini düşünüyorum.

- I think you should stop smoking.
- I think that you should stop smoking.

Beni yalnız bırakman gerekiyor.

You should leave me alone.

İşi bırakman gerekli değil.

It is not necessary for you to quit the job.

Kapıyı açık bırakman senin dikkatsizliğindi.

It was careless of you to leave the door unlocked.

- İpi bırakman gerekiyor.
- İpi bırakmalısın.

You need to let go of the rope.

Anahtarı arabanda bırakman senin dikkatsizliğin.

It was careless of you to leave the key in your car.

Tom'u yalnız bırakman gerektiğini sanmıyorum.

- I don't think that you should leave Tom alone.
- I don't think you should leave Tom alone.

Ona hayır demeyi bırakman gerekiyor.

You need to stop saying no to him.

Gerçekten onu yapmayı bırakman gerektiğini düşünüyorum.

I really think you should stop doing that.

Tom'u yalnız bırakman konusunda seni uyardım.

I warned you to leave Tom alone.

Tom'u yalnız bırakman konusunda ısrar ediyorum.

I insist that you leave Tom alone.

Gerçekten sigara içmeyi bırakman gerektiğini düşünüyorum.

I really think you should stop smoking.

Gerçekten çok içmeyi bırakman gerektiğini düşünüyorum.

I really think you should stop drinking so much.

Sigara içmeyi bırakman gerekir; sağlık için zararlı.

You ought to give up smoking; it's bad for the health.

Ondan gelen emailleri görmezden gelmeyi bırakman gerekiyor.

You need to stop ignoring email messages from him.

- Erkek arkadaşın sorunlu bir kişi ama bırakmak ya da kopmak için yeterince iyi bir neden değil.
- Erkek arkadaşın problemli biri ama bu onu bırakman ya da ilişkini bitirmen için yeterli bir sebep değil.

Your boyfriend is a problematic person, but that's not a good enough reason to give up or break off your relationship.