Translation of "Büyüttü" in English

0.003 sec.

Examples of using "Büyüttü" in a sentence and their english translations:

Beni büyükannem büyüttü.

My grandmother raised me.

Onu dedesi büyüttü.

She was brought up by her grandfather.

Emzirdi büyüttü ve besledi

breastfeeding, raised and fed

Tom favorilerini tekrar büyüttü.

Tom grew his sideburns back.

Büyükannem on çocuk büyüttü.

My grandmother raised a family of ten.

Dan çocuklarını Londra'da büyüttü.

Dan brought up his children in London.

Tom üç çocuk büyüttü.

Tom has raised three children.

Tom çocuklarını Boston'da büyüttü.

Tom raised his children in Boston.

Tom ailesini Boston'da büyüttü.

Tom raised his family in Boston.

Beni annem ve babam büyüttü.

My parents raised me.

Tom üç çocuğu kendisi büyüttü.

Tom raised the three children by himself.

Mary beş tane çocuk büyüttü.

Mary raised five children.

Sami çocuklarını Hristiyan olarak büyüttü.

Sami raised his children in Christianity.

Oğlunu hiç yardım almadan büyüttü.

He raised his son without any help.

Tom'un annesi onu tek başına büyüttü.

Tom's mom raised him by herself.

Tom ve Mary üç çocuk büyüttü.

Tom and Mary raised three children.

Mary üç çocuğunu kendi başına büyüttü.

Mary raised her three children on her own.

Ebeveynleri öldükten sonra, onları büyük ebeveynleri büyüttü.

After their parents died, their grandparents brought them up.

- Sami, Leyla'nın bebeğini yetiştirdi.
- Sami, Leyla'nın bebeğini büyüttü.

Sami raised Layla's baby.

- Büyükannem tarafından yetiştirildim.
- Anneannem tarafından büyütüldüm.
- Beni babaannem büyüttü.

I was brought up by my grandmother.

- Büyükannesi tarafından yetiştirildi.
- Onu anneannesi büyüttü.
- Onu babaannesi yetiştirdi.

He was brought up by her grandmother.

Tom onu eve kadar takip eden sokak köpeğini sevmek için büyüttü.

Tom grew to love the stray dog that followed him home.