Translation of "Atmanı" in English

Kendini tehlikeye atmanı isteyemem.

I can't ask you to put yourself in danger.

Kendini riske atmanı istemiyorum.

I don't want you putting yourself at risk.

Bu eşyayı atmanı istiyorum.

I want you to throw this stuff away.

Bu belgelere göz atmanı istiyorum.

- I would like you to look over these documents.
- I'd like you to look over these documents.

Buna bir göz atmanı istiyorum.

I want you to take a look at this.

Bir şeye göz atmanı istiyorum.

I'd like you to take a look at something.

Sana onu atmanı söylediğimi düşündüm.

- I thought I told you to throw that away.
- I thought that I told you to throw that away.

Etrafa iyi bir göz atmanı istiyorum.

I want you to take a good look around.

Tom'a iyi bir göz atmanı istiyorum.

I want you to take a good look at Tom.

Elimdekilere iyi bir şekilde göz atmanı istiyorum.

I want you to take a good look at what's in my hands.

O bara bir daha adım atmanı asla istemiyorum.

I never want you to step foot in that bar again.