Translation of "şaşırtıcıydı" in English

0.005 sec.

Examples of using "şaşırtıcıydı" in a sentence and their english translations:

Şaşırtıcıydı.

It was amazing.

O şaşırtıcıydı.

- That was amazing.
- It was unbelievable.
- That was unbelievable.

Kalabalık şaşırtıcıydı.

The crowd was amazing.

Değişiklikler şaşırtıcıydı.

The changes were surprising.

Sonuçlar şaşırtıcıydı.

The results were astounding.

Tom şaşırtıcıydı.

Tom was amazing.

Haber şaşırtıcıydı.

The news was surprising.

Öpücük şaşırtıcıydı.

The kiss was amazing.

Biraz şaşırtıcıydı.

It was a little surprising.

Numara şaşırtıcıydı.

The number was staggering.

Gerçekten şaşırtıcıydı.

It really was amazing.

Ne şaşırtıcıydı?

What was surprising?

Bu şaşırtıcıydı.

It's been amazing.

Oldukça şaşırtıcıydı.

It was quite surprising.

İlacın etkisi şaşırtıcıydı.

The effect of the medicine was amazing.

O kesinlikle şaşırtıcıydı.

It was absolutely amazing.

Bu çok şaşırtıcıydı.

That was so amazing.

O oldukça şaşırtıcıydı.

That was pretty surprising.

Bu gerçekten şaşırtıcıydı.

It was really amazing.

Bu oldukça şaşırtıcıydı.

It was quite amazing.

Cevap oldukça şaşırtıcıydı.

The answer was pretty astonishing.

O öpücük şaşırtıcıydı.

That kiss was amazing.

Tom'un cevabı şaşırtıcıydı.

Tom's answer was surprising.

O tamamen şaşırtıcıydı.

That was totally amazing.

Tom sadece şaşırtıcıydı.

Tom was just amazing.

Film kesinlikle şaşırtıcıydı.

The movie was absolutely amazing.

Yanıtlama süresi şaşırtıcıydı.

The response time was amazing.

Benim için şaşırtıcıydı.

It was puzzling to me.

O sadece şaşırtıcıydı.

It was just amazing.

Tom'un söylediği şaşırtıcıydı.

What Tom said was surprising.

Evet, o şaşırtıcıydı. İnanılmaz!

Yes, that was amazing. Unbelievable!

Onun bunu söylemesi şaşırtıcıydı.

It was surprising that she said that.

Ve bulduğumuz şey gerçekten şaşırtıcıydı,

And what we found was really surprising,

- Topluluk desteği şaşırtıcıydı.
- Topluluk desteği inanılmazdı.

The community support was amazing.

- Sahne gerçekten şaşırtıcıydı.
- Manzara gerçekten inanılmazdı.

The scene was really amazing.

İki kasap arasındaki kalite farkları şaşırtıcıydı.

The differences in quality between the two butchers was amazing.

Çocuğun ne kadar hızlı büyüdüğünü görmek şaşırtıcıydı.

It was surprising to see how fast the child grew up.

- Tekniği eşsiz ve kesinlikle muhteşemdi.
- Onun tekniği eşsiz ve kesinlikle şaşırtıcıydı.

His technique was unique and absolutely amazing.