Translation of "Şükran" in English

0.007 sec.

Examples of using "Şükran" in a sentence and their english translations:

Mutlu Şükran Günü.

Happy Thanksgiving Day.

Tom'a şükran borçluyuz.

We owe Tom a debt of gratitude.

Size şükran borçluyuz.

We owe you a debt of gratitude.

Şükran Günün kutlu olsun!

Have a nice Thanksgiving!

Şükran günün kutlu olsun!

Happy Thanksgiving!

Şükran asil ruhların işaretidir.

Gratitude is the sign of noble souls.

Şükran günü açık değiliz.

We're not open on Thanksgiving.

Şükran Günü'nden önceki gündü.

It was the day before Thanksgiving.

Şükran Günü için Boston'a gidiyorum.

I'm going to Boston for Thanksgiving.

Tom şükran kutlamalarına hiç katılmadı.

Tom has never participated in Thanksgiving celebrations.

Onlar Şükran Gününde hindi yediler.

They ate turkey on Thanksgiving Day.

Hindi genellikle Şükran gününde yenilir.

Turkey is usually eaten on Thanksgiving.

Mağazamız Şükran gününde açık olmayacak.

Our store won't be open on Thanksgiving.

Mağazamız Şükran gününde açık değil.

Our store isn't open on Thanksgiving.

- Şükran günü, değerli bir aile zamanıdır.
- Şükran Günü değerli bir aile vaktidir.

Thanksgiving is a precious family time.

O, hindisiz bir şükran yemeği değil.

- It's not a Thanksgiving dinner without turkey.
- It isn't a Thanksgiving dinner without turkey.

Şükran gününü Tom'la birlikte mi geçiriyorsun

Are you spending Thanksgiving with Tom?

Tom Şükran günü için buraya geliyor.

Tom is coming here for Thanksgiving.

Güzel bir Şükran Günü geçirdin mi?

Did you have a good Thanksgiving?

Şükran gününde hindi yemek bir gelenektir.

It's a custom to have turkey at Thanksgiving.

Amerikalılar Şükran gününde özel yemekler yer.

Americans eat special foods on Thanksgiving.

Amerikalılar Şükran gününde niçin hindi yer?

Why do Americans eat turkey on Thanksgiving?

Tom'un şükran duyacağı çok şey var.

Tom has a lot to be thankful for.

Anti CEO kitabının temelinde şükran duygusu var.

An anti-CEO playbook is about gratitude.

Bugün, Lakchmamma yerli tapınağında şükran duaları ediyor.

Today, Lakchmamma gives prayers of thanks at her homemade temple.

Sizin Cadılar Bayramı ve Şükran Gününüz var.

You have Halloween and Thanksgiving Day.

Tom Şükran Gününden sonraki gün Boston'a gitti.

Tom went to Boston the day after Thanksgiving.

Şükran Günü için bir şey yapıyor musun?

Are you doing anything for Thanksgiving?

Yaptığından dolayı ona bir şükran borcum var.

I owe him a debt of gratitude for what he did.

Annem, Şükran Günü için büyük bir hindi pişirdi.

My mother cooked a big turkey for Thanksgiving.

Şükran Günü'nden bir önceki gün süpermarketler patlamaya hazır.

The day before Thanksgiving, the supermarkets are full to bursting.

Siz arkadaşlar Şükran Günü için Tom'un evine gidiyor musunuz?

Are you guys going to Tom's for Thanksgiving?

Genç çift Şükran Günü konuklarının arasına anne babalarını dahil etti.

The young couple included their parents among their Thanksgiving guests.

Bu Şükran Günü hafta sonu, Fadıl için bir sürprizim var.

This Thanksgiving weekend, I have a surprise for Fadil.