Translation of "çözümü" in English

Lütfen çözümü bulun.

Please find the solution.

Bulmacanın çözümü bu.

That's the solution to the puzzle.

Ben çözümü biliyorum.

I know the solution.

Bize çözümü göster.

Show us the solution.

Birçok çözümü düşünüyoruz.

We are thinking of a lot of solutions.

Bunun çözümü ne?

What's the solution to this?

Hâlâ çözümü bulmadık.

We still haven't found the solution.

- Problemin çözümü yok gibiydi.
- Problemin çözümü yok gibi görünüyordu.

There seemed to be no answer to the problem.

Ve birçok çözümü var.

And there are several solutions.

Problemin çözümü elinizin altındaydı.

The resolution to the problem was close at hand.

Sorunun bir çözümü olmalı.

There must be some solution to the problem.

Sorunun çözümü sence nedir?

What, in your opinion, is the solution to the problem?

- Her problemin bir çözümü vardır.
- Her sorunun bir çözümü vardır.

Every problem has a solution.

Beş delile dayalı çözümü buluyoruz.

the five evidence-based solutions for what does work.

Sorunun çözümü beş dakikamı aldı.

The solution of the problem took me five minutes.

Sorunun çözümü beklediğimizden daha zordu.

A resolution to the problem was more difficult than we anticipated.

Sorunun çözümü üç yıl sürdü.

The solution of the problem took three years.

Birinin çözümü, ötekinin çözümünü kanıtlayabilir.

The solution of one may prove to be the solution of the other.

Çoğu sorunun birçok çözümü vardır.

Most problems have many solutions.

Onun sana gönderdiği çözümü ara.

Look for the solution he has sent you.

Çözümü bilmiyorsan cevabı boş bırakmalısın.

You should leave the answer blank if you don't know the solution.

Her sorunun derhal çözümü yoktur.

Not every problem has an immediate solution.

Tom'un olası bir çözümü var.

Tom has a possible solution.

Tom'un çözümü daha iyi değildi.

Tom's solution was no better.

Ve ikinci yarı, çözümü keşfetmekle ilgili.

and the second half is about exploring the solution.

Bir kısmınız çözümü bugün yanınızda taşıyorsunuz:

Well, part of you are carrying some of that solution with you today:

Bu virüsün çözümü ise çok basit

The solution to this virus is very simple

En uygun çözümü bulmak önemsiz değildir.

Finding an optimal solution isn't trivial.

Bu problemin en iyi çözümü bu.

This is the best method to solve that problem.

Bu sorunun basit bir çözümü yok.

This problem doesn't have a simple solution.

- Onlar her sorunun bir çözümü olduğunu söylüyorlar.
- Onlar her problemin bir çözümü olduğunu söylerler.

They say that every problem has a solution.

Onun çözümü sadece geçici olan bir çözümdü.

His solution was only a temporary one.

En uygun çözümü bulmak biraz zaman alacak.

Finding an optimal solution will take some time.

Her sorunun bir çözümü vardır, değil mi?

Every problem has a solution, right?

Tom'un her şey için bir çözümü vardır.

Tom has a solution for everything.

Sabaj 02:00 de o nihayet çözümü buldu.

At 2:00 a.m. he finally found the solution.

Toz akarları için hiç ev çözümü var mı?

Is there any home remedy for dust mites?

Bir sorunun çözümü, yeni bir sorunun kaynağı oluyor.

The solution to a problem becomes the source of a new problem.

çukurdan çıkarabilir mi? Fransız duraksamasının çözümü var mı? Cevabınızı

put France out of the hole? Do you think French stagnation has a solution? You can leave your

Ama tolgaların makalesinin bununla ilgili bir de çözümü var.

Tolga and his team's article offers a solution to that.

Bir süredir bu sorun üzerinde çalışıyorum. Sence çözümü nedir?

You've been studying this problem for a while. What do you think the solution is?

- Bu problemin çözümü çok basit.
- Bu sorunu çözmek basit.

Solving this problem is simple.

- Muhtemelen sorunun kolay bir çözümü vardır.
- Soruna basit bir çözüm muhtemelen mevcut.

There is probably an easy solution to the problem.

Fakat yağmur ormanının gece gürültüsünde iletişim kurmak zor. Kolugo'nun buna çözümü daha çok yeni keşfedildi.

But it's hard to stay in touch above the clamor of the jungle night. The colugo's solution has only recently been discovered.

Bilim adamlarına göre yaygın bir hata her problemin teknik bir çözümü var olduğuna yanlışlıkla inanmaktır.

A fault common to scientists is mistakenly believing that every problem has a technical solution.

Bir resmin genel anlamı açık görünse de, buna rağmen, onun içeriğinin tam çözümü şüpheli kalır.

Where a painting's general sense seems clear, moreover, the exact decoding of its content remains in doubt.