Translation of "Havada" in Dutch

0.010 sec.

Examples of using "Havada" in a sentence and their dutch translations:

Havada sihir asılı.

...en er hangt magie in de lucht.

Balon havada süzülüyordu.

Er zweefde een ballon in de lucht.

Sakinleştirici oklar havada uçuyor.

Verdovingspijlen vliegen.

Açık havada egzersiz yapın.

- Train in de buitenlucht.
- Oefen in de buitenlucht.

Havada bir şey vardı.

Er was iets in de lucht.

Köpek eti havada kaptı.

De hond heeft het vlees gevangen.

Havada aşk kokusu var.

Er is liefde in de lucht.

Ebabiller güçleri yettiğince havada döner.

De gierzwaluwen cirkelen zo lang ze durven.

Hiroşima'nın bombası havada infilak etti.

De bom van Hiroshima explodeerde in de lucht.

Sıcak havada, su hızla buharlaşır.

Bij warm weer verdampt water snel.

Tom elleri havada evden çıktı.

Tom kwam het huis uit met zijn handen in de lucht.

Havada uçan bir kuş sürüsü gördüm.

Ik zag een zwerm vogels vliegen in de lucht.

Açık havada, Estonya kıyısı Helsinki'den görülebilir.

Bij helder weer is de kust van Estland zichtbaar vanaf Helsinki.

Bu havada dışarı çıkacak kadar aptalsın.

Je bent gek dat je uitgaat met dit weer.

Böylesine kötü bir havada dağa tırmanmamalısın.

- Beklim die berg niet bij zo slecht weer.
- Beklim de berg niet bij zulk slecht weer.

Çocuklar açık havada çok zaman harcadı.

De kinderen hebben heel wat tijd in de open lucht doorgebracht.

Geceleyin havada asılı ağır bir koku var.

Geuren blijven hangen in de nachtlucht.

Hiç kimse bu tür havada dışarı gitmez.

Met zulk weer gaat niemand naar buiten.

Kalkanıyla yaklaştı ve saldırırsa diye kalkanını havada tuttu.

Gaat erop af met een schild... ...voor het geval dat hij aanvalt.

Sihirbaz sihirli değneğini salladı ve ince havada kayboldu.

De tovenaar zwaaide met zijn toverstokje, en verdween in het niets.

Düzenli olarak açık havada çalışan kişiler uykusuzluk sıkıntısı çekmezler.

Mensen die regelmatig in de open lucht werken, lijden niet aan slapeloosheid.

Bu yarasalar hızlı ve uzun mesafe uçmaya alışık... ...havada cambazlığa değil.

Deze vleermuizen hebben zich aangepast aan snelle langeafstandsvluchten... ...niet aan luchtacrobatiek.

Fikirlerin gerçekten yerde bir evi yok, onlar insanlar arasında havada yüzer.

Ideeën hebben niet echt een thuis op de grond, ze zweven tussen mensen.

Açık havada daha fazla zaman harcayan çocukların miyop riski daha düşüktür.

Kinderen die veel buiten zijn, hebben minder kans op bijziendheid.