Translation of "Fabrikada" in Dutch

0.030 sec.

Examples of using "Fabrikada" in a sentence and their dutch translations:

- Bir fabrikada çalışıyoruz.
- Bir fabrikada çalışırız.

Wij werken in een fabriek.

Babam fabrikada çalışıyor.

Mijn vader werkt in de fabriek.

Bu fabrikada çalıştım.

- Ik heb in deze fabriek gewerkt.
- Ik werkte in deze fabriek.

- Tom bir fabrikada çalışır.
- Tom bir fabrikada çalışıyor.

Tom werkt in een fabriek.

- Benim babam bir fabrikada çalışır.
- Babam fabrikada çalışır.

Mijn vader werkt in een fabriek.

- O bir fabrikada çalışır.
- O bir fabrikada çalışıyor.

Hij werkt in een fabriek.

Annem bir fabrikada çalışıyor.

- Mijn mama werkt in een fabriek.
- Mijn moeder werkt in een fabriek.

Armutlar bu fabrikada konservelenir.

Peren worden ingeblikt in deze fabriek.

Ben bir fabrikada çalışıyorum.

Ik werk in een fabriek.

Babam bir fabrikada çalışıyor.

Mijn vader werkt in een fabriek.

- Bu fabrikada kaç kadın çalışıyor?
- Bu fabrikada kaç tane kadın çalışıyor?

Hoeveel vrouwen werken er in deze fabriek?

Bu fabrikada yüzlerce kişi çalışır.

Honderden mensen werken in die fabriek.

Onlar bu fabrikada oyuncak yaparlar.

Ze maken speelgoed in deze fabriek.

O bir fabrikada çalışmak istiyor.

Hij wil in een fabriek werken.

O bir fabrikada çalışmak istemiyor.

Hij wil niet in een fabriek werken.

Tom bir fabrikada çalışmak istiyor.

Tom wil in een fabriek werken.

Tom bir fabrikada çalışmak istemiyor.

Tom wil niet in een fabriek werken.

Benim babam bir fabrikada çalışır.

Mijn vader werkt in een fabriek.

Fabrikada 300 adamı kovmak zorunda kaldılar.

Ze moesten driehonderd mannen ontslaan in de fabriek.

Babam mühendis olarak bir fabrikada çalışıyor.

Mijn vader werkt in de fabriek als een ingenieur.

Bu fabrikada üretim %20 oranında arttı.

De productie in deze fabriek steeg met 20%.

Tom ne tür bir fabrikada çalışıyor?

In wat voor soort fabriek werkt Tom?

Babam ve erkek kardeşim bu fabrikada çalışmaktadır.

Mijn vader en mijn broer werken in deze fabriek.

Tony, bir dükkân veya bir fabrikada çalışmak istemiyordu.

Tom wilde niet in een winkel of een fabriek werken.

Kaza meydana geldiğinde, o üç yıldır fabrikada çalışıyordu.

Hij had drie jaar in de fabriek gewerkt toen het ongeluk voorkwam.