Examples of using "Puestos" in a sentence and their turkish translations:
Benim ayakkabılarımı giyiyorsun.
Hangi ayakkabıları giyiyorsun?
üzerine kurulu.
O kırmızı pantolon giymişti.
Onlar hapse atıldılar.
İnsanların kot giydiğini gördüm.
O, eski ayakkabılar giydi.
Tom'un nüfuzlu yerlerde arkadaşları vardır.
Tom ayakkabılarını giymemişti.
Mahkumlar serbest bırakıldı.
Turizm birçok yeni iş üretti.
Çocuk çoraplarıyla yatmaya gitti.
Onların şirketi kırk yeni iş oluşturdu.
Üzerinde kot pantolon vardı.
Kadınları tüm üst sıralara koymak istedim.
Tom'un beyaz ayakkabısı vardı.
Koca gözlerini hedefinden ayırmayan saldırgan bir avcı.
Mevcut işler için rekabet çok şiddetli.
Ancak dünyada her ay 10 milyon yeni iş ortaya çıkmıyor.
Bu ahır on iki tane bölme içerir.
Tom ve Mary bütçe kesintileri yüzünden işlerini kaybettiler.
Akıllı bileklikler gibi değil, belki bazılarınızda vardır
Sahil boyunca uzanan gözetleme kuleleri ile birlikte, Romalı tuzağı kurulmuştu.
İlk yumurtalar yaklaşık iki ay önce bırakıldı. O yumurtalardan yavrular çıkmaya başladı.
Sınavda başarısız olan öğrencilerin isimleri bülten tahtasında ilan edildi.
-
Yasadışı göçmenlerin onları isteyen vatandaşlardan iş aldığı doğru mu?
Annen neden hep güneş gözlüğü takıyor?
gençlik yıllarımdaki hâlime bakıyorum, ki çoktan geçti gitti. Gerilimler karşısında hayat arkadaşıma sığınıyorum. O da bana sığınıyor.