Examples of using "Potable" in a sentence and their turkish translations:
Hiç içme suyumuz yoktu.
Bu su içilebilir değil.
yaşam koşullarını arttırma şansı olabilir.
Kirli içme suyu hastalığa neden olabilir.
Su içmeye acilen bir ihtiyaç vardır.
Tom şişeyi içme suyuyla doldurdu.
Avustralya'da musluk suyu içilebilir mi?
Saf su günlük yaşantımızda gereklidir.
Biz içecek suyun temini için nehre bağlıyız.
Bu cihaz deniz suyunu kolaylıkla içme suyuna çevirmeyi mümkün kıldı.
22 dereceye düşen sıcaklığa katlanılabiliyor. Bu fil ailesi güneş çıkmadan içme suyu bulmak zorunda.