Translation of "Occidental" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Occidental" in a sentence and their turkish translations:

- Francia está en Europa Occidental.
- Francia queda en Europa Occidental.
- Francia se encuentra en Europa Occidental.

Fransa Batı Avrupa'dadır.

- Francia está en Europa Occidental.
- Francia está en la Europa Occidental.
- Francia queda en Europa Occidental.

Fransa, Batı Avrupa'dadır.

- Francia está en Europa Occidental.
- Francia está en la Europa Occidental.

Fransa, Batı Avrupa'dadır.

Cigarrillos falsificados en África Occidental

Batı Afrika'daki sahte sigaraların

A él le gusta la cultura occidental.

O batı kültüründen hoşlanır.

Francia es un país de Europa Occidental.

Fransa bir Batı Avrupa ülkesidir.

La civilización occidental ha existido por unos segundos.

Batı medenıyeti ise yalnızca birkaç saniye yaşamış olurdu.

Grecia fue la madre de la civilización occidental.

Yunanistan Batı uygarlığının beşiğiydi.

Durante mucho tiempo pensamos que el ala occidental era importante,

Uzun süre ilk tarımsal medeniyetlerin gelişmesinde

Pero el mayor beneficio que recibí fue la educación occidental.

Ama aldığım en büyük hediye Batı eğitimiydi.

A pesar de que se ha acabado el dominio occidental,

Batı egemenliğinin sona ermesine rağmen,

Donde compraron especias y seda para vender a Europa occidental.

oradan aldıkları baharat ve ipekleri de Batı Avrupa'ya sattılar.

España es el segundo país más grande de Europa Occidental.

İspanya batı avrupa'da ikinci en büyük ülkedir.

Cuando estalló la crisis del ébola en África occidental en 2014,

2014'te Batı Afrika'da Ebola salgını başladığında,

Fue el primer encuentro traumático de Europa occidental con los vikingos.

Batı Avrupa'nın Vikinglerle ilk travmatik karşılaşmasıydı.

Todas las doce notas de la escala musical occidental están en ella,

Batı müziği gamının on iki notası da üstünde,

La lengua internacional interlingue fue publicada en 1922 bajo el nombre occidental.

Uluslararası dil Interlingue, Occidental adıaltında 1922 yılında yayınlandı.

Muchos migrantes viajan desde Grecia, a través de los Balcanes, hacia Europa occidental.

- Birçok göçmen Balkanlar üzerinden Yunanistan'dan Batı Avrupa'ya seyahat ediyor.
- Birçok göçmen, Yunanistan ve Balkanlar üzerinden Batı Avrupa'ya yolculuk ediyor.

Desafortunadamente, mezclamos nuestro idioma con la cultura occidental y árabe y recibimos palabras extrañas

dilimizi malesef, batı ve Arap kültüründen harmanlaşarak garip garip kelimeler almışız

La civilización occidental, que comenzó con el período republicano, otorgó a las mujeres grandes derechos.

Cumhuriyet dönemiyle başlayan batı medeniyeti kadınlara çok büyük haklar tanımıştır

- Él vive en el distrito oeste de la ciudad.
- Él vive en la parte occidental de la ciudad.

Şehrin batı kesiminde yaşar.