Translation of "Luminosa" in Turkish

La habitación es luminosa.

Oda aydınlıktır.

Puedo usar una barra luminosa.

Şu parlayan çubuklardan kullanabilirim.

La oficina vieja era menos luminosa.

Eski ofis daha az aydınlatılmıştı.

¿Dónde está? Puedo usar una barra luminosa.

Nerede? Şu parlayan çubuklardan kullanabilirim.

Lancemos otra barra luminosa para ver a dónde lleva.

Bir tane daha çubuk atıp nereye gittiğine bakalım.

Me pondré el casco y, luego, usaré una barra luminosa.

Bir kask takalım ve sonra da fosforlu çubuklardan kullanabilirim.

Si la pintamos de blanco, la habitación se volverá más luminosa.

Beyaz boya odaya ışık katacaktır.

Según la Biblia, los Reyes Magos fueron guiados hasta Jesús por una estrella luminosa.

Kitâb-ı Mukaddes'e göre parlayan bir yıldız, Üç Kral'a İsa'nın yolunu gösterdi.

Se le ruega abstenerse de fumar hasta que se haya apagado la señal luminosa.

İz kapanana kadar sigara içmekten kaçınmanız isteniyor.