Examples of using "Llegue" in a sentence and their turkish translations:
O gelir gelmez bana bildirin.
O geldiğinde ona onun hakkında sor.
Vardığında bana yaz.
O gelir gelmez, ayrılacağız.
O döner dönmez bana bildir.
O gelir gelmez, ayrılacağız.
O kızın ne zaman ulaştığını bilmiyorum.
Oraya varır varmaz sana yazacağım.
O geldiğinde, maça başlayacağız.
Ben John geldiğinde çıkacağım.
Eve gidince öğle yemeği yiyeceğim.
O, muhtemelen yakında gelecektir.
John gelir gelmez gidelim.
Yarını dört gözle bekliyorum.
Oraya varır varmaz seni bilgilendireceğim.
Havaalanına varır varmaz sana telefon edeceğim.
gerekenden çok daha az bir süre.
Eve vardığımda seni arayacağım.
O gelir gelmez bu mesajı ona ver.
Geldiğinde mesajınızı ona ileteceğim.
Doğum günüme can atıyorum.
Tom eve geldiğinde beni uyandır.
O gelir gelmez, başlayacağız.
Zamanında gelin.
Sıram geldiğinde yapacağım.
Havaalanına varır varmaz arayacağım.
Noel için sabırsızlanıyorum.
Onun her zaman geç kalması beni rahatsız eder.
Tom gelene kadar başlamayacağız.
Toplantı vardığında bitmiş olacak.
Ona okula geç kalmamasını söyle.
Eve varır varmaz seni arayacağım.
Eve vardığımda bunun hakkında konuşalım.
Tom buraya geldiğinde burada olmak istemiyorum.
Geç kalabilme ihtimalime rağmen orada olacağım.
Tom geldiği zaman burada bulunamazsın.
O gelir gelmez ona söylerim.
Tom'un buraya zamanında geleceğinden şüpheliyim.
İnşallah Tom buraya zamanında gelir.
Tom eve gelir gelmez yemek yiyecektir.
Ben güneş pilli bir araba için umut ediyorum.
Baban eve gelinceye kadar bekle.
Tom eve gider gitmez yemek yiyecek.
Tom buraya gelinceye kadar bekleyeceğiz.
Tom geldiğinde hazır olmalıyım.
Şikago'ya varır varmaz seni arayacağım.
- Ben onun için sabırsızlanıyorum.
- Ben ona can atıyorum.
- Ben onu dört gözle bekliyorum.
Tom gelinceye kadar mitinge başlamayacağız.
Tom'un geç kalma olasılığı var.
Birkaç dakika gecikebilirim.
Ceset cenaze evine geldiğinde bana söyle.
Demek aşağıya serbest inişle ulaşmamı istiyorsunuz?
Umarım, insanlar geldikçe
O gelir gelmez başlayalım.
Tom'un saat kaçta eve varacağını düşünüyorsun?
Tom buraya gelinceye kadar biz zarfı açamayız.
Okula geç kalmamı istemiyorsun, değil mi?
Ben oraya gelinceye kadar Tom'u oyalayabilir misin?
Zamanı geldiğinde bana bildirmeyi unutma.
Onun ne zaman geleceğini bana bildirir misin?
Tom'un her an gelmesi bekleniyor.
Varır varmaz seninle temas kuracağım.
- Sizi görmek için sabırsızlanıyoruz.
- Seni görmeye can atıyoruz.
Eve geldiğinde Tom'la konuşacağım.
Bence Tom'un buraya vaktinde gelme ihtimali hala var.
Benim tek istediğim şey o günün gelmesi.
Gelir gelmez sana söyleyeceğinden eminim.
Geç kaldığım için üzgünüm.
Partiye can atıyorum.
Bu öğleden sonra eve geldiğimde ev ödevimi yapacağım.
- Baban gelinceye kadar seninle birlikte kalacağıma sana söz veriyorum.
- Baban gelinceye kadar seninle kalacağıma söz veriyorum.
işte benim hayalim o seviyeye geldiğimde bu filmi çekeceğim
Uçağın yarın sabah Honolulu'ya varması planlanıyor.
Lütfen herkes gelmeden önce bu odayı temizle.
Bütün yapabileceğimiz polislerin gelmesini beklemektir.
Onun bir yerli konuşur gibi sesletim yapacağını sanmıyorum.
ben bir gün şu seviyeye geldiğimde şu arabayı alacağım şu evi alacağım
Umarım bu video yetkili birilerine ulaşır ve buna çözüm yolu bulunur.
O kadar yorgunum ki eve varır varmaz yatacağım.
Ben oraya varana kadar hiçbir şey yapma.
Ne kadar çabalarsam çabalayayım bir yerli gibi sesletim yapacağımı sanmıyorum.
Lütfen varır varmaz bana bir mektup gönder.
Üzgünüm, ama şimdi gitmek zorundayım.Bir saat içinde bir randevum var.Lütfen eve vardığımda beni tekrar aramayı unutmayın.
Müzeye gitmek için nehre doğru yürü ve oraya geldiğinde sağa dön.
- Geç kaldığım için üzgünüm.
- Lütfen geç geldiğimden dolayı beni affet.
- Geç kaldığım için özür dilerim.
- Geç kaldığım için beni bağışlayın.
- Geç kaldığım için bağışlayın.
- Geç kaldığım için beni affedin.
- Lütfen geç kalışımı bağışlayın.
- Lütfen geç geldiğim için beni bağışlayın.