Examples of using "Disparó" in a sentence and their turkish translations:
O ona ateş etti.
Av tüfeği patladı.
O bana ateş etti.
Tom ilk olarak ateş etti.
Tom onu vurdu.
Tom ona ateş etti.
Tom beni vurdu.
O bir silah sıktı.
O, ona ateş etmedi!
Tom tüfeğini ateşledi.
Tom bir kez ateş etti.
Silahı kim ateşledi?
Silah bozuldu.
O, bir köpek vurdu.
Silah kazara ateş aldı.
Tom, Mary'ye ateş etti.
Tom sadece Mary'yi vurdu.
O, bir makineli tüfekle onu vurdu.
O onu bir tüfekle vurdu.
Sami ayıyı vurdu.
Kuşa ateş etti fakat ıskaladı.
sonra inanılmaz bir hızla uzaklaştı.
Avcı bir ayıya ateş etti.
Tom bir polis tarafından vuruldu.
Mary silahını aldı ve onu vurdu.
Avcının yüzünü gördün mü?
Mary'yi vuran kişi Tom'dur.
Tom kendini başından vurdu.
Tom Mary'nin köpeğini vurdu.
Tom Mary'yi kazara vurdu.
O, onu bir tabanca ile vurdu.
Avcı bir geyiğe ateş etti.
O, askere bir ok attı.
Tom Mary'yi üç kez vurdu.
Tom Mary'ye ateş etti fakat ıskaladı.
Avcı bir tilki vurdu.
Tom, Mary'yi dizinden vurdu.
Tom Mary'yi yaylı tüfekle vurdu.
Benjamin tüfekle bir ayı vurdu.
Silahlı biri Mart, 1981'de onu vurdu.
Tom yanlışlıkla kendini bacağından vurdu.
Tom, Mary'yi bir av tüfeği ile vurdu.
Bir kaplanı kafasından vurdu.
Tom kendini korumak için Mary'yi vurduğunu iddia ediyor.
Büyük Buhran, suçta büyük bir artışa neden oldu.
Adam bir silahla üç kuşu vurdu.
JFK'yi vuran kişi CIA için çalışıyordu.
John, bir kaplan yakaladı ve iki aslan vurdu.
- John onu vurduğunda, Tom silahını Mary'ye hedefliyordu.
- John ona ateş ettiğinde Tom tabancasını Mary'ye doğrultuyordu.
Tom onun beynini dağıtmadan önce Mary'ye dizinden ateş etmişti
Suchet paniği başlatan davulcuyu buldu ve onu tüm
Askerler onu tutukladı, gözlerini bağladı, sonra onu araçlarının arkasına götürdüler ve askerlerden biri onun dizine nişan aldı ve onu vurdu. Bu sahne filme çekildi ve dünyanın her yerinden milyonlarca insan bunu gördü.