Examples of using "Dimos" in a sentence and their turkish translations:
Onlara yiyecek verdik.
Biz size söz verdik.
Tokalaştık.
Onu ölüme terk ettik.
- Onu verilmiş sandık.
- Onu verilmiş zannettik.
Biz ona bir elma verdik.
okyanus dronunun doğuşunu sağladık.
Biz onlara para ve giysi sağladık.
Biz elimizden geleni yaptık.
Ona turuncu portakal verdik.
Biz onu adama verdik.
İşi bitirdik.
kültür mücadelesiydi.
Tam bir daire çizmiş olduk.
Parkta bir yürüyüş yaptık.
Çamur banyosu yaptık.
Alışveriş merkezini dolaştık.
Sahip olduğumuz her şeyi onlara verdik.
Biz adamı dövdük.
Tom'a bir şans daha verdik.
Keşfimize isim verdik:
Geri dönüşümü oyuna benzettik.
- Biz gölün etrafında yürüdük.
- Gölün bütün çevresini gezdik.
Ormanda yürüyüşe gittik.
O videoda PTT ile ilgili bir örnek vermiştik
Alışveriş bölgesinde amaçsızca dolaştık.
Jane ile tokalaştım.
Biz ilk adımı attık, şimdi sadece devam etmek zorundayız.
Bugün en yeni gelişmelerini ya da prestijli birinin
Bu sabah dağın bu bölümü etrafında hoş bir gezintiye gittik.
Biz onun bizimle geleceğine kesin gözüyle baktık.
Yolculuğumuzun yarısında yanımıza yeteri kadar para almadığımızı fark ettik.
Neler olduğunu aniden anladık.