Translation of "Palabra" in Turkish

0.011 sec.

Examples of using "Palabra" in a sentence and their turkish translations:

- Ella lo tradujo palabra por palabra.
- Lo tradujo palabra por palabra.

O, onu kelimesi kelimesine çevirdi.

- Elige una palabra.
- Elija una palabra.
- Eligid una palabra.
- Elijan una palabra.

- Bir kelime seç.
- Bir kelime seçin.
- Bir sözcük seçin.
- Bir sözcük seç.

- Tienes mi palabra.
- Tienen mi palabra.
- Tenéis mi palabra.

Söz veriyorum.

Traduce el pasaje palabra por palabra.

Pasajı kelimesi kelimesine çevir.

Él lo tradujo palabra por palabra.

Onu kelime kelime tercüme etti.

- Empeñé mi palabra.
- Di mi palabra.

Ben söz verdim.

Quiero este contrato traducido palabra por palabra.

Bu kontratın kelime kelime tercüme edilmesini istiyorum.

- Repetí lo que él dijo palabra por palabra.
- Yo repetí lo que él dijo palabra por palabra.

Onun söylediğini kelime kelime tekrarladım.

No traduzcas inglés a japonés palabra por palabra.

İngilizceden Japoncaya kelimesi kelimesine çeviri yapmayın.

- Te doy mi palabra.
- Le doy mi palabra.

Sana söz veriyorum.

Odio esa palabra...

O terimden nefret ediyorum.

Usó la palabra.

O sözlerini kullandı.

Tenés mi palabra.

Sözüme güven.

Recuerdo esa palabra.

Sözcüğü hatırladım.

Anota cada palabra.

Her kelimeyi yazın.

Dimos nuestra palabra.

Biz size söz verdik.

Odio esa palabra.

O sözden nefret ediyorum.

Mantuve mi palabra.

Sözümü tuttum.

Omite esta palabra.

Bu sözü görmezden gelin.

Traduce la palabra.

Bu kelimeyi çevir.

- ¿Qué significa esta palabra?
- ¿Qué quiere decir esta palabra?

Bu kelime ne anlama geliyor?

- ¿Cómo se pronuncia esa palabra?
- ¿Cómo pronuncias esta palabra?

Bu kelimeyi nasıl telaffuz edersin?

No traduzco del inglés al japonés palabra por palabra.

Ben İngilizceden Japoncaya kelimesi kelimesine tercüme yapmadım.

La palabra 'aya' significa la palabra sagrada 'sofia' significa sabiduría

'aya' kelimesi kutsal 'sofya' kelimesi bilgelik anlamına geliyor

- En una palabra, es ridículo.
- En una palabra, es absurdo.

Tek kelimeyle, gülünç.

- ¿Cómo se deletrea esa palabra?
- ¿Cómo se escribe esa palabra?

O, kelimeyi nasıl hecelersin?

- ¿Cómo se pronuncia esa palabra?
- ¿Cómo se pronuncia esta palabra?

Bu kelime nasıl telaffuz edilir?

Queremos oraciones que suenen naturales, no traducciones palabra por palabra.

Kelimesi kelimesine direkt çeviriler değil, doğal görünen çeviriler istiyoruz.

- «Okonatta» es la palabra correcta.
- La palabra correcta es «Okonatta»

"Okonatta" doğru kelimedir.

- El estudiante pidió la palabra.
- El alumno pidió la palabra.

Öğrenci kelime sordu.

- Esta palabra tiene dos significados.
- Esa palabra tiene dos sentidos.

Bu kelimenin iki anlamı var.

Escuchamos mucho esta palabra

Bu lafı çok duyarız

¿Cuál es la palabra?

Kelime nedir?

Ella escribió la palabra.

- Sözcüğü yazdı.
- Kelimeyi yazdı.

Su palabra es ley.

Onun sözü yasadır.

La palabra hablada importa.

Konuşulan söz önemlidir.

Le di mi palabra.

Sana söz verdim.

Él guarda su palabra.

O, sözünü tutar.

No entiendo esta palabra.

- Ben bu kelimeyi anlamıyorum.
- Bu kelimeyi anlamıyorum.

¡Elige la palabra correcta!

- Doğru kelimeyi seç!
- Doğru sözü seçin!

No digas esa palabra.

O kelimeyi söyleme.

¿Siempre cumples tu palabra?

Sen sözlerini hep tutar mısın?

Es una palabra rolla.

Bu sıkıcı bir söz.

Es una palabra francesa.

Bu Fransızca bir kelime.

No dijo una palabra.

Bir kelime bile söylemedi.

No conozco esa palabra.

O kelimeyi bilmiyorum.

Usé la palabra incorrecta.

Yanlış kelimeyi kullandım.

Ahora tienes la palabra.

Şimdi söz sizde.

¿Qué significa esa palabra?

- O kelime ne anlama geliyor?
- O kelime ne demek?

Siempre mantengo mi palabra.

Ben her zaman sözümü tutarım.

No entiendo esa palabra.

Bu kelimeyi anlayamadım.

Te doy mi palabra.

Sana söz veriyorum.

La palabra "trabajador" es un sustantivo derivado de la palabra "trabajo".

işçi kelimesi iş kelimesinden türetilmiştir.

- ¿Qué significa esta palabra?
- ¿Cuál es el significado de esta palabra?

- Bu kelimenin anlamı nedir?
- Bu sözcüğün anlamı nedir?

- No dijo ni una palabra.
- No ha dicho ni una palabra.

O bir kelime söylemedi.

- No ha dicho ni una palabra.
- No dijo ni siquiera una palabra.
- No dijo ni una sola palabra.

- O tek bir kelime söylemedi.
- O bir kelime söylemedi.

¿Es ésta una palabra distinta u otra forma de la misma palabra?

Bu farklı bir kelime mi yoksa aynı kelimenin başka bir hâli mi?

- ¿Puedes decirme qué significa esta palabra?
- ¿Puede decirme qué significa esta palabra?

Bu kelimenin ne anlama geldiğini bana söyleyebilir misiniz?

- ¿Sabes qué significa esta palabra?
- ¿Te sabes el significado de esta palabra?

- Bu kelimenin anlamını biliyor musun?
- Bu kelimenin anlamını biliyor musunuz?

- Hazme una frase con esa palabra.
- Dime una frase con esa palabra.
- Me puedes decir una frase con esa palabra.

Bana o kelimeyle bir ifade söyle.

Pero uso la palabra habilidad

Ama, ben yetenek sözcüğünü kullanıyorum

Repitió esta palabra muchas veces

bir çok kez bu sözü tekrarladı

Siempre dudas de mi palabra.

Her zaman sözümden şüphe ediyorsun.

Me cuesta pronunciar la palabra.

Kelimeyi telaffuz etmek benim için zordur.

Dime como deletrear la palabra.

Bana kelimeyi nasıl heceleyeceğimi söyle.

La palabra tiene varios significados.

Kelimenin değişik anlamları vardır.

Esa palabra lo describe perfectamente.

O kelime onu mükemmel şekilde açıklıyor.

Salió sin decir una palabra.

Tek kelime söylemeden gitti.

Esta palabra tiene origen griego.

Bu kelimenin özü Yunancadır.

Tom nunca dijo una palabra.

Tom asla bir kelime söylemedi.

¿Sabes cómo pronunciar esta palabra?

Bu kelimenin nasıl telaffuz edildiğini biliyor musunuz?

Él ha roto su palabra.

O sözünü tutmadı.

Casa es una palabra sencilla.

Ev kolay bir kelimedir.

Ella siempre mantiene su palabra.

O, her zaman sözünü tutar.

Ya nadie usa esa palabra.

O sözü artık kimse kullanmıyor.

Me acuerdo de esta palabra.

Bu kelimeyi hatırlıyorum.

Esta palabra viene del latín.

- Bu sözcük Latince kökenli.
- Bu kelime Latinceden geliyor.

Él me dio su palabra.

Bana söz verdi.

¿Cómo se dice esta palabra?

Bu kelimeyi nasıl telaffuz edersin?

¿Esta es tu última palabra?

Bu son sözün mü?

No dije ni una palabra.

Tek kelime söylemedim.

"Negro" es una palabra ofensiva.

"Zenci" kötü bir kelimedir.

Esta palabra viene del griego.

Bu kelime Yunancadan geliyor.

Él nunca mantiene su palabra.

O asla sözünü tutmaz.

¿Dónde se acentúa esta palabra?

Kelimede vurgu nereye düşüyor?

¿Cómo se pronuncia esa palabra?

Bu kelime nasıl telaffuz ediliyor?

Tomás usa mucho esa palabra.

Tom bu kelimeyi çokça kullanır

Ella no mantuvo su palabra.

O, sözünü tutmadı.

No me gusta esa palabra.

O kelimeyi sevmiyorum.

Cada palabra tuya es mentira.

Söylediğin her söz bir yalan.

Tom no mantuvo su palabra.

Tom sözünü tutmadı.