Translation of "Demonio" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Demonio" in a sentence and their turkish translations:

Es un demonio poderoso.

O güçlü bir iblis.

Él es un demonio.

O bir şeytan.

El demonio está muerto.

Şeytan öldü.

¿En dónde vive el demonio?

Şeytan nerede yaşıyor?

¡No le temas al demonio!

Şeytandan korkma!

Tengo la suerte del demonio.

Her şeyde kötü şansa sahibim.

El demonio destruyó Hiroshima y Nagasaki.

Şeytan, Hiroşima ve Nagasaki'yi yok etti.

El hombre le vendió su alma al demonio.

Adam ruhunu şeytana sattı.

María era un demonio en forma de mujer.

Maria bir kadın şeklindeki bir şeytandı.

- ¡Vete al infierno!
- ¡Vete a freír espárragos!
- ¡Vete al demonio!

- Cehenneme git!
- Canın cehenneme!

Un pequeño demonio casi invisible que nació enojado y mata por miles.

Doğuştan öfkeli, binlerce leşi olan, neredeyse görünmez, ufak bir gulyabani.

- Al demonio con las reglas, ¡yo tengo dinero!
- Al carajo con las reglas, ¡yo tengo dinero!

Kuralları unut; Param var!

Vi la película llamada "El sacrificio del demonio" con mi novia ayer. Ella estaba muy asustada.

Dün kız arkadaşımla "Demon'un Kurbanı" adlı filmi izledim. O çok korkmuştu.

El demonio agarró a mi hermana y, con risa aullante, la arrojó a un pozo sin fondo.

Şeytan kız kardeşimi yakaladı ve, muazzam bir kahkahayla, onu dipsiz bir çukura fırlattı.

- El demonio no es tan negro como se le pinta.
- El diablo no es tan feo como lo pintan.

Şeytan boyalı olduğu kadar siyah değil.