Translation of "Columnas" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "Columnas" in a sentence and their turkish translations:

columnas en forma de 'T'

sütunlar 'T' şeklinde

El artículo tenía tres columnas.

Makalenin üç sütunu vardı.

Las columnas confieren una base sólida.

Kolonlar sağlam bir temel sağlamaktadır.

Las tres columnas empiezan el cruce, metidos en el agua helada.

Üç kol geçmeye başlıyor, göğüslerine kadar buz gibi nehir suyuna batmış halde.

Los mongoles marchaban forzadamente en dos columnas, queriendo interceptar y sorprender a los mamluk.

Moğollar iki sütun şeklinde ilerleyip Memlükleri şaşırtmak istiyorlardı.

Las columnas fueron traídas del templo de Baalbek en el Líbano y utilizadas aquí

Lübnan'daki Baalbek tapınağından sütunlar getirilerek burada kullanıldı

La infantería pesada se forma en tres columnas - cada una de unos 3.5 kilómetros de largo.

Ağır piyadeler 3 kol halinde formasyon aldı, her biri 3.5 km uzunluğunda idi.

Pronto, columnas de humo de la quema de las villas y campos manchan la tierra al oeste de Arretium,

Çok geçmeden, yanmakta olan köy ve arazilerden çıkan duman bulutları ve kömüre dönmüş Batı Arretium toprakları...