Translation of "Camarera" in Turkish

Mary es camarera.

Mary bir garson.

Mary era una camarera.

Mary bir garsondu.

Pídale el menú a la camarera.

Menü için garsona sor.

Una camarera fue rescatada del naufragio.

Bir hostes enkazdan kurtarıldı.

Este es tu uniforme de camarera.

Bu senin garson ünüforman.

Mary trabajaba de camarera a tiempo parcial.

Mary yarı zamanlı garsonluk yaptı.

Si necesita algo, pídaselo a la camarera.

Bir şeye ihtiyacın olursa oda hizmetçisinden iste.

Madre sirvió en el palacio como camarera del futuro Luis XVIII; su padre

, sarayda gelecekteki Onsekizinci Louis için oda hizmetçisi olarak görev yaptı; babası

Tuve un empleo de medio tiempo como camarera en un hotel, pero no me gustó mucho.

Otel hizmetçisi olarak yarı zamanlı bir işim vardı, ama onu pek sevmiyordum.