Examples of using "щупальце" in a sentence and their turkish translations:
Kopmuş kolunu, ağzında görebiliyordum.
Kolu yavaşça büyüdükçe, öz güvenini de geri kazandı.
Nihayetinde, yaklaşık 100 gün sonra, kol tamamen yeniden büyümüştü.
Sonra bir baktım ki köpek balığı kollarından birini ısırmış, korkunç bir ölüm dönüşü yapıyor.