Examples of using "слышат" in a sentence and their turkish translations:
Onlar beni de duyamıyorlar.
Öğrenciler öğretmeni duyamamış gibi davrandı.
Herkes beni duyabiliyor mu?
"Söylediğin hiçbir şeyi duyamıyorlar."
Seni duyamazlar.
İnsanlar iklim değişikliğinin hızla ilerlediği haberlerini duyduklarında
Onların bizi duyabileceğinden eminim.
Fransızların "simetri" ve "asimetri" arasındaki farkı işitmediklerini biliyor musunuz?
Balığın duyabileceğini düşünüyor musun?