Examples of using "произойти" in a sentence and their turkish translations:
Çakışma olabilir.
Bunun olması gerekmiyor.
O hâlâ olabilir.
Şimdi ne olacak?
Onun ne zaman olması gerekiyor?
O olmayabilir.
Lütfen bunun tekrar olmasına izin verme.
Burada her şey olabilir.
Korkunç bir şey olmak üzere.
Bir yıl içinde çok şey olabilir.
Bu bana olabilirdi.
Bu nasıl tekrar olmuş olabilir?
Pazartesi günü ne olması gerekiyor?
Bu her yerde olabilir.
Onun olmasına izin vermeyeceğim.
Tom, ne olacağını biliyor.
- Bunun meydana gelmemesi gerekirdi.
- Bunun olmaması gerekirdi.
Böyle bir şeyin olabileceğinden kuşkulandım.
ona göre hazırlanmaya başlarsın.
Bir deprem her zaman olabilir.
Depremler her an olabilirler.
Bunun olabileceğini düşündüm.
Üç saat içinde birçok şey olabilir.
Bu sadece size olabilir.
Bu nasıl olabileceğini bana açıklayın.
Ne olabileceğini bilmiyorum.
2.30'da ne olması bekleniyor?
Olabilir.
Ne olabilirdi?
Öyle tuhaf bir şeyin gerçekleşmesi muhtemel değildir.
Aceleniz olduğunda bu tür şeyler olabilir.
Bu herkese olabilirdi.
Er ya da geç olmak zorundaydı.
Onun sana olmasına izin vermeyeceğiz.
- Olacak olan budur.
- Olacak olan şu.
Bu er ya da geç olacaktı.
Böyle bir şeyin olabileceğini düşündüm.
Bir şeyler olacak.
- Ne olmuş olabilirdi bilemiyorum.
- Ne olabilirdi bilmiyorum.
O, nasıl olabildi?
Sen hazır olana kadar bir şey olması gerekmiyor.
Bunun ne zaman olması gerekiyor?
O olamaz.
Bu olmamalı.
Kimse bize bunun olabileceğini söylemedi.
yani neden kapalı denizlerde neden tsunami oluşamayacağını
herhalde bu muhtemelen havaalanından veya karayoluyla olmuş olabilir
Tom ne olacağını bilmiyordu.
Tom'un fikrini değiştirmek için bir şey olmuş olmalı.
Ne olabildiği hakkında düşünmek istemiyorum.
Şu anda çok şiddetli bir deprem her an olabilir.
Böyle olmaması gerekiyordu.
Bunun bana olabileceğini asla düşünmedim.
Burada her şey olabilir.
Onun olmasına gerek yoktu.
Bunun olabileceğini biliyordum.
Kötü bir şeyin olacağı içime doğmuştu.
Kötü bir şey olmak üzereydi.
Olabilecekleri düşünmek bile istemiyorum.
Tom kesinlikle ne olabileceği konusunda pek endişeli görünmüyor.
Tom onun olmasına izin vermezdi.
Tom onun nasıl olabildiğini anlamıyor.
Bu olmamalıydı.
Tom burada olmasaydı ne olabileceğini hiç merak ettin mi?
Böyle bir şey olacağı hiç aklıma gelmezdi.
Onun olmasına izin vermeyeceğim.
Olabilecek daha kötü şey nedir?
Olabilecek en kötü şeyi düşünelim.
Hoş olmayan bir şey olacağını biliyorsan, örneğin dişçiye gideceğini, ya da Fransa'ya, öyleyse bu iyi değil.
Tom'a olan sana olabilirdi.
Tom'a olan şey herkesin başına gelebilir.