Examples of using "продолжаться" in a sentence and their turkish translations:
pozitif geri besleme döngüsü başlatır
Gösteri devam etmeli.
Oyunlar devam etmeli.
Bu devam edecek.
Gösteri devam etmeli.
- Böyle devam edemez.
- Bu şekilde devam edemez.
- Bu böyle devam edemez.
Bu yüzden devam edecek.
Bu devam edemez.
Bu ne kadar devam edecek?
Bu sonsuza dek süremez.
Bu yağmur ne kadar sürecek?
Onun devam edeceğini sanmıyorum.
Bu programın ne zamana kadar devam edeceğini merak ediyorum.
ben üzerinde kan almak istemiyoruz
Bu şekilde hikâyeler hep hayatta kaldı ve hayatta kalmaya da devam edecek.
Tom partinin ne kadar süreceğini bilmiyor.
Fırtına ne kadar sürecek?
O ne kadar sürecek?
Bu sonsuza kadar sürmeyecek.
Uzun süremez.
O ne kadar sürecek?
Ve devam ederse İkinci Dünya Savaşının sonuçlarından daha kötü olacak
- Birisi dayanamayacak.
- Birisi patlayacak.
Ben onun ne kadar süreceğini bilmiyorum.
küçücük birşey olabilir uygun şartlar ve tedavi sağlanmaz ise ölüme kadar gidebilir
Beyzbol maçının sabit bir süresi yok. Duruma göre 1 saat de sürebilir, 8 saat de.