Examples of using "Игры" in a sentence and their turkish translations:
Oyunları seviyoruz.
Kendi macera hikayelerini seç.
Oyun bitti.
Eğlence ve oyunlar bitti.
Oyun oynamayın.
Tom oyun indiriyor.
Kumar yasa dışı.
Oyunun kuralı budur.
Oyunlar başlasın.
Oyunlar devam etmeli.
Tom oyunları seviyor.
- Oyunun sonucu belirsiz.
- Oyunun sonucu şüpheli.
- Maçın sonucu kuşkulu.
Oyunlar nerede yapılıyor?
Oyunun kuralları değişti.
- Oyunları severim.
- Maçları severim.
Oyunları severim.
Oyunun sonucu belirsiz.
Nancy kapalı yer oyunlarından hoşlanır.
Oyunlar oynamaktan bıktım.
Olimpiyatları izleyecek misin?
- Oyunun kurallarını ona anlattım.
- Oyunun kurallarını onlara açıkladım.
- Oyun oynamak ister misiniz?
- Oyun oynamayı sever misin?
sokak oyunlarını sokak kültürlerini
O Paralimpik izliyor.
Kumar oynamak ister misin?
Oyunların hepsi sıkıcıydı.
Oyunlarınız çok muhteşem.
Onlar oyunlar oynadılar.
O, şans oyunlarını sever.
Brezlya Olimpiyat oyunlarına evsahipliği yapıyor.
- Tom olimpiyatları izliyor.
- Tom olimpiyatları seyrediyor.
Bilgisayar oyunları oynamayı sever misin?
Oyun oynayacak vaktim yok.
Kumar oynamaktan vazgeçeceğim.
Oyunlar, kamp ateşi gibidir.
Oyunun kurallarına uymalıyız.
Bizim takım bütün oyunları kaybetti
Birçok erkek çocuk bilgisayar oyunları sever.
Oyundan hoşlandın mı?
Oyunlar oynamam.
Oyunlar oynamayı bırakalım.
Tom oyunun kurallarını anlamıyor.
Bilgisayar oyunları oynarım.
O. oyunun kurallarını anlamıyor.
Kumarı bırak.
Kumarı sevmem.
Ne tür oyunlar yapıyorsun?
- Oyunun kurallarını ona anlattım.
- Oyunun kurallarını onlara açıkladım.
Bu oyunu bilmiyorum.
Olimpiyat Oyunları nerede ortaya çıktı?
Oyunun kurallarına uymalıyız.
Sen ve ben oyunları seviyoruz.
Tom oyunun kurallarını Mary'ye açıkladı.
Biz peş peşe üç oyun kaybettik.
Bizim üç maçımız kaldı.
Oyun sırasında kolunu kırdı.
Birlikte oyunlar oynarız.
Bir rugby oyunu için kaç kişiye ihtiyacınız var?
Ben oyun oynamaktan bıkıyorum.
Olimpiyat oyunları her dört yılda bir yapılır.
Oyunun final skoru üçe birdi.
Japonya Olimpiyatlara kaç kez ev sahipliği yaptı?
Sahil, çocukların oynaması için ideal bir yerdir.
Gol ofsayttı.
Oyun için vaktim yok.
Arkadaşlarımın hepsi bilgisayar oyunlarını sever.
Bilgisayar oyunları oynamam.
Kumar oynamayı gerçekten tasvip etmiyorum
Oyunun kurallarını anlamıyorum.
Bizim takım oyunlarının hepsini kaybetti.
Telefonunuzda hangi oyunlar var?
2015 Avrupa Oyunları Bakü'de yapıldı.
Masa oyunları oynamayı severim.
Tom piyano dersleri alıyor.
Olimpiyatların ev sahibi ülkesi 1992'de İspanya'dır.
Şu piyanist tekniği ile tanınır.
Hep bilgisayar oyunları oynuyorsun.
Dün oyunda kendini incitti.
- Hiçbir maç bile görmedik.
- Bir maç bile görmedik.
- Benim oynamak için hiç arkadaşım yok.
- Oyun oynayacak arkadaşlarım yok.
Tom piyano dersleri aldı.
Tom kumar oynamaz.
Ali topsuz alanda yerde kaldı.
Ali topsuz alanda rakibine faul yaptı.
Bu, golf topundan daha büyük değil.
Benimle oyun mu oynuyorsun?
"Matematiği; eğlence, güzellik,
ancak takım elbiseli spikerler değil
çünkü sokak oyunlarına sokak kültürüne
Bütün ev oyunları için sezonluk geçiş aldım.
Futbol oyununda yaralandın mı?
O, özel piyano dersleri alır.
Partide pek çok oyun oynadık.
Tom saatlerce bilgisayar oyunları oynuyor.
Neredeyse tüm deplasman oyunlarını kaybettik.
Bazı insanlar kumar oynamanın bir günah olduğunu düşünüyor.
Ben artık kumar oynamıyorum.
Sadece sosyalleşmek için masa üstü oyunları oynarım.