Examples of using "пригласил" in a sentence and their turkish translations:
Seni kim davet etti?
Tom, Mary'yi davet eden kişidir.
Seni buraya kim davet etti?
Onları kim davet etti?
Tom Mary'yi davet etti.
Onu davet ettin mi?
O beni akşam yemeğine davet etti.
Tom'u öğle yemeğine davet ettim.
Tom dans etmemi istedi.
Tom'u akşam yemeğine davet ettim.
Tom'u davet ettin mi?
Tom Mary'nin dans etmesini istedi.
O beni öğle yemeğine davet etti.
Komşularımı yemeğe davet ettim.
Tom seni yemeğe davet etti.
Sen partiye kim davet etti.
Tom Mary'yi öğle yemeği yemek için dışarı davet etti.
Sizi kim davet etti?
Tom beni bizzat davet etti.
Eski bir arkadaşım taradından davet edildim.
Tom beni içeriye davet etti.
Tom, Mary'yi şahsen davet etti.
- Tom beni davet etmedi.
- Tom beni çağırmadı.
Onu akşam yemeğine davet ettin mi?
- Tom beni içeri davet etti.
- Tom beni içeri buyur etti.
O, beni evine davet etti.
Arkadaşımı yemeğe davet ettim.
Tom'un seni davet ettiğine memnun oldum.
Onu evime davet ettim.
Seni davet ettim mi?
Çünkü o beni davet etti.
Ben onu bir filme davet ettim.
Arkadaşlarımı akşam yemeğine davet ettim.
Tom Mary'yi akşam yemeğine davet etti.
Tom Mary'ye çıkma teklif etti.
Benim dans etmemi istedi.
Tom'u partiye davet ettim.
Ben ona çıkma teklif ettim.
Onları akşam yemeğine davet ettim.
Mary'ye çıkma teklif ettim.
Tom beni partiye davet etti.
Tom beni akşam yemeğine davet etti.
Tom Mary'nin girmesi için işaret etti.
Tom'u partiye davet ettin mi?
Tom'u partiye kim davet etti?
Onlar beni kahvaltıya davet ettiler.
Komşumu kahvaltıya çağırdım.
Tom'u akşam yemeğine davet ettim.
Tom bizi öğle yemeğine davet etti.
Onun dans etmesini rica ettim.
Tom, Mary'yi bir partiye davet etti.
Tom bana çıkma teklif etti.
Tom Mary'yi Boston'a davet etti.
Jane'i akşam yemeğine davet ettim.
O beni partiye davet etti.
Onu partiye çağırdım.
Tom beni baleye davet etti.
Tom Mary'den onunla dans etmesini istedi.
Mary'den benimle dans etmesini istedim.
Tom'u Boston'a davet ettim.
Kaptan kahvaltı için onu davet etti.
Kaptan onları kahvaltıya davet etti.
Tom'u davet eden kişi ben değilim.
O beni şahsen davet etti.
Tom Mary'yi doğum günü partisine davet etti.
Tom, Mary'yi mezuniyet balosuna davet etti.
Patronum beni akşam yemeğine davet etti.
Tom Mary'yi evine davet etti.
Ken, Bill ve Yumi'yi davet ettim.
Yabancı beni yakındaki bir kafeye davet etti.
Tom beni partisine davet etti.
Partiye yirmi arkadaşı davet ettim.
Kimse dans etmemi istemedi.
Tom sana tekrar çıkma teklif etti mi?
Niçin Tom'u partiye davet ettin?
Sinemaya gitmesi için onu davet ettim.
Tom geceleyin kalmam için beni davet etti.
Tom Mary'yi partisine davet etti.
O beni slow dansa davet etti.
Herkesi kimin davet ettiğini bilmiyoruz.
Doğum günü partine kimi davet ettin?
Tom beni doğum günü partisine davet etti.
Tom beni partisine davet etmedi.
O, beni davet etmek için yeterince nazikti.
Tom bizi yazlığına davet etti.
Tom akşam yemeği için beni evine davet etti.
- Tom Mary'yi düğününe davet etmedi.
- Tom Mary'yi nikâhına davet etmedi.
- Tom Mary'yi düğününe çağırmadı.
- Tom Mary'yi nikâhına çağırmadı.
Tom onu takip etmemi işaret etti.
Bana onun düğününe katılmak için davet etti.