Examples of using "офисе" in a sentence and their turkish translations:
O ofiste.
O ofiste.
Tom ofiste.
Ofis karanlık.
Ofis boş.
O, büroda.
Tom ofiste mi?
Ben ofisteyim.
Sen bir ofiste çalışmıyorsun.
- Tom senin ofisinde.
- Tom senin büronda.
- Tom sizin ofisinizde.
- Tom sizin büronuzda.
- Ben büromun patronuyum.
- Ofisimde patron benim.
Dorothy ofiste değildir.
O, ofisin dışında.
Kadın ofiste çalaşıyor.
Tom'un ofisi karanlık.
Tom ofisin dışında.
Ben ofiste olacağım.
Tom büroyu temizledi.
Tom hâlâ kendi ofisinde mi?
Ofisimde olacağım.
Tom hâlâ ofiste takılıyor mu?
Onlara ofiste olduğumu söyle.
Ona ofiste olduğumu söyle.
Belgeleri ofisimde bırakın.
- Ofisimde buluşalım.
- Büromda buluşalım.
- Ofiste kravat takmak zorundayım.
- İş yerinde kravat takmak zorundayım.
Annem bir büroda çalışır.
Bir büroda stajyer olarak çalışır.
Şu an, ofiste kimse yok.
Benimle ofisimde buluş.
Bu arada, o zaten ofiste.
O, ofisinde.
Tom ofisinde.
- Tom, Mary'nin ofisinde.
- Tom, Mary'nin bürosunda.
Onlar büromdalar.
- Ofisimdeyim.
- Büromdayım.
Neden ofisinde değilsin?
Büromda konuşalım.
Gözlüğü büroda unuttum.
Büroda hiç bilgisayar yoktu.
Bu ofiste kaç kişi vardır?
- Tom benim ofisimde.
- Tom benim büromdadır.
Bugün ofiste değilim.
Sekreter olarak bir büroda çalışır.
Neden benim ofisimdesin?
Tom ofisinde mi?
Onun ofisindeki mobilya çok modern.
Babam dün ofisinde yoktu.
Büromda ne yapıyorsun?
Dün akşam ofiste çalışıyordu.
Tom ofisinde çok fazla zaman harcıyor.
Amcam bu ofiste çalışıyor.
Tom'un ofisinde bir kasa var.
Tom hâlâ ofisinde.
Ofiste bir tane satın almak zorundasın.
Onun ofisinde ne yapıyor?
Tom Boston ofisimizde çalışır.
Tom şimdi ofisimde.
Ofiste küçük bir kutlama yaptılar.
Bu ofisteki mobilya gerçekten modern.
Tom sabahleyin her zaman ofiste değildir.
Neden büronda değilsin?
Onlar şimdi Tom'un ofisinde.
Büroda görüşürüz.
Tom Mary'nin ofisinde ne yapıyor?
Bu büronun çok modern mobilyaları var.
Tom'a ofiste olduğumu söyle.
Ofisimdeki yazıcı bozuktur.
Ofiste benimle çalışıyorsun.
Tom ofisinde seni görmek istiyor.
Bu sabah ofisimde değildim.
sonra ofiste oturup bunları kendimize sesli okurken
Lütfen bizi yeni ofisimizde ziyaret edin.
Ofiste onu bekleyen işten çıkarma bildirimi vardı.
Ofisinde çalışmam için bana izin verdi.
O, ofisteki tek güzel kız değil.
Patron dışarıdayken ofisin sorumlusu kim?
Sally ve ben aynı ofiste çalışıyoruz.
O ofisinde ne yapıyor?
Tom, ofisinde bizi bekliyor.
Tom ve ben aynı ofiste çalışıyoruz.
Tom ve Mary büromdalar.
Tom ve Mary aynı büroda çalışıyorlar.
Tom penceresiz bir ofiste çalışıyor.
Tom bütün sabah kendi ofisinde.
Sen onları ofiste unutmuş olmalısın.
Tom sizin ofisinizde bekliyor.
- Seni ofisimde görmem gerekiyor.
- Seni ofisimde görmeliyim.
Bu sabah onu ofiste görünce şaşırdık.
Ben onu ofisimde istiyorum.
Sabah asla ofiste değildir.
Bütün gün bir ofiste mahsur kalmak istemiyorum.
Ben eve gittim ve Bill ofiste kaldı.
Tom ofisinde telefonda.
Onlara bugün ofisimde olmadığını söyle.