Examples of using "мухи" in a sentence and their turkish translations:
Her yerde sinekler vardı.
- Boş yere yaygara koparıyosun.
- Yok yere mıcırık çıkarıyorsun.
Pireyi deve yapmayın.
Duvarda birkaç sinek var.
Sinekler hiç durmadan vızlıyor.
Buralarda sinekler korkunç.
- O, pireyi deve yapar.
- Abartmayı çok sever.
- O pireyi deve yapıyor.
- O bire bin katıyor.
O bir sineği bile incitmezdi.
Abartıyorsun.
Tom bir karıncayı bile incitmedi.
Yaygara yapma.
Sinekler ve sivrisinekler onun meditasyonuna müdahale ettiler.
Tom kimseyi incitmezdi.
Tom asla bir sineğe zarar vermedi.
Sen her zaman pireyi deve yaparsın!
O bir sineği bile incitmezdi.
Peter her zaman pireyi deve yapar.
Karıncayı bile incitmem.
Pireyi deve yapmayalım.
Zaman bir ok gibi uçar.
Tom muhtemelen pireyi deve yapıyor.
İnsanların pireyi deve yapması gerektiğini düşünmüyorum.
Tom asla kimseye zarar vermezdi.