Examples of using "монастырь" in a sentence and their turkish translations:
Ortada, ormandaki bir manastır var.
Bu manastır sessizlik ve ormanla dans ediyor.
Her rahibe manastırının kendi kuralları vardır.
Kitap manastıra giren bir kadın hakkındadır.
Romada iken Romalılar gibi davran.
Aziz Benedict ilk manastırı Monte Cassino'nun tepesinde kurdu.