Examples of using "мари" in a sentence and their turkish translations:
Mary Tom'u uyandırdı.
Mary uzun boylu.
Mari ve Maki kız kardeştirler.
Tom Mary'ye her zaman yalan söyler.
Kızgın olduğunda Mary hep bağırır.
- Mary'ye yardımı için teşekkür ettim.
- Ben yardımı için Mary'ye teşekkür ettim.
Mary bambudan çitini seviyor.
Tom, Mary'den vazgeçemiyor.
Tom ve Mary'nin sahip olduğu dostluğu kıskanıyorum.
Tom Mary'nin faturayı ödeyeceğini umuyordu.
Tom Mary'nin parmağından kıymığı çıkardı.
Tom Mary'yi çok uzun bekletmedi.
Tom'un Mary'yi tanımayacağını düşündüm.
"Celestial Wives of the Meadow Mari" çok iyi bir film.
Örneğin, Marie Watt'ın ''Battaniyeden Totem Direği''
Tom'un Mary'yi tanıdığını ben de sanmıyorum.
Tom Mary'nin yalan söylediğini asla duymadı.
Tom ona kaç yaşında olduğunu sorduğunda Mary yalan söyledi.
Sanırım Tom ve Mary birbirini seviyor.
Tom Mary'nin şarkı söylediğini asla duymadı.
Tom Mary'nin Boston'a gitme nedenini bilmiyor.
Keşke Tom Mary'nin dans etmesini görmesi için burada olsa.
Mary eve geldiğinde Tom kalkmıştı.
Tom Mary'nin dans ettiğini asla görmedi.