Examples of using "кресло" in a sentence and their turkish translations:
Bir sandalye çek.
Bu sandalye sizin.
Sandalye onarılmalı.
Bu kollu koltuk rahat.
O, sandalyede oturdu.
Koltuğu geriye yatırdı.
Tom'a bir sandalye verin.
Dedemin tekerlekli sandalyesini gördün mü?
Tom pilot koltuğuna oturdu.
Dün ergonomik bir sandalye aldım.
Bu koltuğun rahat olduğunu düşünmüyorum.
Anadoluspor'un liderlik koltuğu sallanıyor.
Ofisim için yeni bir koltuk aldım.
Bu rahat bir sandalye.
Bu koltuğun rahat olduğunu düşünmüyorum.
Bu koltuk boş.
Lütfen sandalyeyi oradan çekin. Yolda duruyor.
Pahalı bir baba koltuğu almış.
Bana o sandalyede oturmamam söylendi.
Ben, koltukta yaslandım ve kitabı açtım.
Koltuğa otur ve bir süre sakinleş.
O, bir koltuğa gömüldü.
Anadoluspor'da Ali'nin istifasından sonra teknik direktörlük koltuğu boşta kaldı.
Bu sandalye çok rahat değil.
Tom yeni bilgisayar masasına uyan yeni bir döner sandalye satın aldı.
O bir sandalyeye oturdu.
Tom sürücünün yerine oturdu ve uzaklaştı.