Examples of using "качество" in a sentence and their turkish translations:
Çayın kalitesi düşüyor.
Ses kalitesi önemlidir.
Pirincin kalitesi gittikçe kötüleşmektedir.
- Nitelik, nicelikten önemlidir.
- Keyfiyet, kemiyetten mühimdir.
- Nitelik, nicelikten daha önemlidir.
Cesaret mükemmel bir erdemdir.
Pirinç kalitesi düşüyor.
Kaliteye değer veriyoruz.
değerlendiriyor, kalitesine bakıyoruz
- Kaliteyi miktara tercih ederim.
- Niteliği, niceliğe tercih ederim.
Sen kalite için ödersin.
Bu ucuz ama kalitesi o kadar iyi değil.
Uyku kaliteniz ne kadar düşükse
İyi uyku için tavsiyeleriniz neler?"
Saflık onun tek özelliğidir.
Onun eseri ortalamanın altındadır.
mikrofon açıldığında kalite birazcık düşüyor
Cesaret harika bir özelliktir.
Tedarikçi, tedarik ettiği malın yüksek kalitede olmasını garanti altına alır.
Onların malları en yüksek kalitedir.
İşte, internetin böyle ilginç bir yönü var.
Önemli olan miktar değil kalitedir.
Fiyat düşük ama kalitesi çok iyi değil.
Tom'un iş kalitesi son zamanlarda arttı.
Son birkaç yıldır hava kalitesi kötüleşti.
Girişim, köylüler için yaşam kalitesini ölçülebilir şekilde artırdı.
Filistinlilerin işgal altındaki topraklarda içtiği suyun kalitesi nedir?
Bu derin uyku beyin dalgalarının kombine kalitesi
İyi örnek cümleler yazmak o kadar kolaydır ki bir sürü kötü olanlardan kurtulma sürecinde birkaç iyi cümleyi kazara iptal etsek bile, sanırım çok sayıda iptal yaparak bu korpusun kalitesini şiddetle geliştirebiliriz.