Translation of "врагов" in Turkish

0.029 sec.

Examples of using "врагов" in a sentence and their turkish translations:

- Убей своих врагов.
- Убейте своих врагов.
- Убивай своих врагов.
- Убивайте своих врагов.

Düşmanlarınızı öldürün.

- Любите своих врагов.
- Люби своих врагов.

Düşmanlarınızı sevin.

новых врагов...

yeni düşmanlar

- У тебя много врагов.
- У вас много врагов.

Senin çok düşmanın var.

Король сокрушил своих врагов.

Kral düşmanlarını ezdi.

У меня нет врагов.

Düşmanlarım yok.

У тебя много врагов.

Bir sürü düşmanın var.

У Тома много врагов.

Tom'un çok düşmanı var.

Мы сокрушили своих врагов.

Düşmanlarımızı ezdik.

Они сокрушили своих врагов.

Onlar düşmanlarını ezdiler.

Я люблю своих врагов.

Ben düşmanlarını seviyorum.

У неё нет врагов.

Onun hiç düşmanı yok.

У Тома нет врагов.

Tom'un hiç düşmanı yok.

У меня много врагов.

Bir sürü düşmanım var.

У него нет врагов.

Onun hiç düşmanı yok.

- У Тома не было врагов.
- Не было у Тома никаких врагов.

Tom'un hiç düşmanı yoktu.

- У твоего мужа было много врагов?
- У Вашего мужа было много врагов?
- У вашего мужа было много врагов?

Kocanın birçok düşmanı var mıydı?

- Народ спас свою страну от врагов.
- Народ спас свою Родину от врагов.

İnsanlar ülkelerini düşmandan kurtardı.

гусеница также защитит от врагов

tırtılı da düşmanlardan koruyacak

У меня нет никаких врагов.

Hiç düşmanım yok.

На юге слишком много врагов.

Güneyde çok fazla düşman var.

Враги моих врагов - мои друзья.

Düşmanımın düşmanı dostumdur.

У Тома было много врагов.

Tom'un bir sürü düşmanı vardı.

У нынешнего президента много врагов.

Şimdiki devlet başkanının pek çok düşmanı var.

Я нажил себе много врагов.

Birçok düşman kazandım.

У него совсем нет врагов.

- Onun kesinlikle düşmanları yoktur.
- Onun hiç de düşmanı yok.

У неё вообще нет врагов.

Onun kesinlikle düşmanları yoktur.

У Тома слишком много врагов.

Tom'un çok fazla düşmanı var.

Почему у Тома столько врагов?

Tom'un niye bu kadar çok düşmanı var?

вот как они побеждают своих врагов

işte düşmanlarını bu şekilde alt ediyorlar

Индейцы снимали со своих врагов скальпы.

Yerli Amerikalılar düşmanlarının kafa derisini yüzdüler.

Мудрые люди учатся у своих врагов.

Bilge insanlar düşmanlarından öğrenirler.

Твиттер - один из главных врагов ислама.

Twitter İslâm'ın en büyük düşmanları arasındadır.

Любите врагов ваших, благотворите ненавидящим вас.

Düşmanlarınızı sevin, sizden nefret edenlere iyilik yapın.

У него много врагов в мире политики.

Politik dünyada pek çok düşmanı var.

Враги наших врагов не всегда наши друзья.

Düşmanların düşmanları her zaman müttefik değillerdir.

Том говорит, что у него нет врагов.

Tom hiç düşmanı olmadığını söylüyor.

У Тома нет ни друзей, ни врагов.

- Tom'un ne dostu ne düşmanı vardır.
- Tom'un hiç dostu ya da düşmanı yoktur.

Эти сведения не должны попасть в руки врагов.

Bu bilginin, düşman ellerine düşmemesi gerekir.

Том сказал мне, что у него нет врагов.

Tom bana hiç düşmanının olmadığını söyledi.

Он защищает его от врагов и выглядит как глаз.

düşmanlardan korur deyim yerindeyse gözü gibi bakar

Терроризм - один из самых больших врагов мира на Земле.

Terörizm dünya barışının en büyük düşmanlarından biridir.

Всегда прощай твоих врагов. Ничто не раздражает их больше.

Her zaman düşmanlarını affet. Hiçbir şey onları daha fazla rahatsız edemez.

Том молод и ещё не успел нажить себе врагов.

Tom hala genç ve düşman bulmayı başaramadı.

они похожи на их глаза и защищают их от внешних врагов

gözü gibi bakıyorlar ve dışarıdan gelen düşmanlara karşı ise koruyorlar

Иисус велел подставлять другую щёку, любить врагов своих и молиться за них.

İsa diğer yanağı çevirmemizi, düşmanımızı sevmemizi ve onlar için dua etmemizi söylemişti.

Том смело посмотрел на группу своих смертельных врагов, собравшихся за столом переговоров.

Tom, konferans masasında toplanmış olan can düşmanlarının çevresine cesurca baktı.

Если сомневаешься, говори правду. Это поставит в тупик твоих врагов и потрясёт друзей.

Kuşkunuz varsa doğruyu söyleyin. Bu düşmanlarınızı yıkacak ve arkadaşlarınızı şaşırtacak.

Сулла начал убивать своих врагов, и Цезарь значился в списке тех, кому было суждено умереть. Семья матери Цезаря умоляла о его пощаде, и Сулла неохотно согласился. Затем Цезарь вступил в римскую армию и возвратился после смерти Суллы.

Sulla düşmanlarını öldürmeye başladı ve Sezar onun öldüreceği insanların listesindeydi. Sezar'ın annesinin ailesi onun hayatı için yalvardı ve Sulla isteksizce onu bağışladı. Sonra Sezar Roma ordusuna katıldı ve Sulla'nın ölümünden sonra döndü.