Examples of using "впервые" in a sentence and their turkish translations:
Onu ilk kez duydum.
O, benim için haberdir.
Avustralya'ya ilk kez mi geliyorsun?
Ben şimdiye kadar ilk kez bir sözleşme imzaladım.
O benim ilk araba sürüşümdü.
Japonya'ya ilk defa mı geliyorsunuz?
Buna bayılmamak elde değil. Bu bir ilk.
Ama artık... İlk defa olarak...
ilk defa bir komedyene verildi
- İlk defa oldu bu.
- Bu ilk kez oluyor.
Böyle bir şey ilk kez gerçekleşiyor.
- Camide ilk kez dua ediyorum.
- Camide ilk kez namaz kılıyorum.
- Camide ilk defa ibadet ediyorum.
Şimdiye kadar ilk kez dilimi ısırdım.
Yavrular ilk defa yuvalarından çıkacak.
Bu yavrular ilk defa etin tadına bakıyor.
1 yıl sonra ilk defa
Bunu ilk kez duyuyorum.
İlk defa bir araba sürdüm.
Bu ilk defa para cezası verişim.
Bu, incili ilk kez okuyuşum.
Atomu ilk olarak kim parçaladı?
Burada ilk kez yemek yiyorum.
Tom ilk kez haklıydı.
Bu ilk ne zaman başladı?
Hayatımda ilk kez dişçiye gidiyorum.
- Bu ilk kez olmuyor mu?
- Bunun ilk oluşu değil mi?
Ben dün ilk defa tenis oynadım.
bir şekilde uzak durabileceğiniz kanısı.
optogenetik cihazların kullanımına öncülük ettim.
ve modern tarihte ilk kez
ilk profesyonel seçmeme katıldım.
Hapsedilmenin duygusal olarak nasıl bir his olduğunu
Ya hiç görülmemiş ya da nadiren şahit olunan bir şey.
virüs ilk ortaya çıktığında gelişim gösterebilmek için
İlk defa sermaye sahipleri de zarar görüyor
Onları ilk olarak ne zaman gördünüz.
Bu, bir çalışanı şimdiye kadar ilk kez kovuşum.
Şimdiye kadar ilk defa kumla bir yangın söndürdüm.
- İlk defa onun ismini ağzına aldı.
- İlk defa onun adından bahsetti.
Ben hayatımda ilk kez mutluyum.
Paris'e ilk kez gitti.
Bu kelimeyi ilk defa duyuyorum.
O, ilk kez bir oyunda oynadı.
Bu elbiseyi ilk defa mı giyiyorsunuz?
Paris'e ilk kez gitti.
Tom seni ilk ne zaman öptü?
- Bu kapıyı ilk açışım.
- Bu, bu kapıyı ilk açışım.
Onu ilk kez bugün yaptım.
Bunu ilk kez duyuyorum.
Buna benzer bir şey ile ilk kez karşılaşıyorum.
Bu hafta ilk kez, yürüyüşe çıktım.
Stand-up komeddi -- komeddi... Gördünüz mü?
Mesela, mikrobilgisayarlar başta video oyunlarında kullanılıyordu
Bunu ben iddia etmiyorum,
fakat kabartma olanına ilk defa rastlıyoruz
On gün içinde ilk kez yağmur yağdı.
Fetüsün hareketini ne zamandır hissedebiliyorsunuz?
Şimdiye kadar ilk kez yardıma ihtiyacım oldu.
İlk defa bilgisayarımı kendim tamir ettim.
Kazayı dün ilk kez duydum.
New York'u ilk kez ziyaret ettim.
Ona ilk kez Kyoto'da rastladım.
İlk defa nerede tanıştığımızı hatırlıyorum.
Dün ben ilk kez tenis oynadım.
İlk kez Tom'la nerede buluştun?
Tom'la ilk defa ne zaman tanıştın?
Bu senin ilk kredi başvurun mu?
Birbirimizle ilk kez nerede tanıştığımızı hatırlıyor musun?
Hayatında ilk kez, Yuka, İngilizce bir kitabı okuyarak bitirdi.
İlk karşılaştığımız günü hatırlıyorum.
- Tom ile ne zaman tanıştığımı hatırlamıyorum.
- Tom'la ilk kez ne zaman karşılaştık anımsamıyorum.
- Ben gerçekten ilk kez âşık olduğumu düşünüyorum.
- Sanırım ilk defa gerçekten âşığım.
Bu buraya ilk kez gelişim.
fakat bu hayatımda Fransızca konuştuğum ilk andı.
Bu çalgının sesini ilk duyduğumda
Bu robotlardan biriyle ilk tanışmam
Osmanlı'da ilk defa 1911 yılında
Bir Alman doğu bilimcisi bunu ilk duyduğunda
Fakat ilk defa zenginlerde bu durumdan etkileniyor
Amerikalılara benzeyen yabancıları hayatımda ilk kez o zaman görmüştüm.
İki hafta önce, ilk kez Disneyland ziyaret ettim.
Uzun zamandan beri ilk kez beni aradı.
- Onunla ilk karşılaşmam Kyoto'da oldu.
- Onunla ilk kez Kyoto'da karşılaştım.
İlk kez evimde ızgarada et pişirdim.
Birbirimizle ilk kez tanıştığımız günü hatırlıyor musun?
10 yıldan beri onu ilk kez gördüm.
Hayatında ilk kez bir uçağa bindi.
İlk kez Fransızca bir şey yazdım.
Tom üç yıl önce ilk kez Mary ile tanıştı.
Değişiklik ilk olarak 1789'da önerildi.
Sanırım, hayatımda ilk kez onu anladım.
Geçen yaz ilk defa Boston'ı ziyaret ettim.
On yıldır ilk defa memleketini ziyaret etti.
Samanyolu'nu ilk gördüğüm geceyi hatırlıyorum.
Seni ilk gördüğüm günden beri seni seviyorum.
Kore'de ilk kez mi bulunuyorsun?
Tanı ilk konduğunda her şey değişti.