Examples of using "вирусом" in a sentence and their turkish translations:
İtalya'da bir korona virüs hastası
Türkiye'de artık bu virüsle karşı karşıya.
Bu virüs yüzünden tarım çok büyük oranda etkilenecek
Ama diyelim ki kesinlikle, %100 virüse sahip değilsiniz.
O zaman biz bu virüsle nasıl mücadele edeceğiz
Demek ki olayımız o küçücük virüs değilmiş
Demi. Bu kadar ciddiyetsiz bir şekilde nasıl mücadele verebiliriz bu virüsle?
Çin bu virüsle mücadele edebilmek için bir hastane yapacağım diyor
Tom'un bilgisayarına bir virüs bulaştı.
Bir virüs kapmaktan korkmuyor musunuz?