Examples of using "Peguei" in a sentence and their turkish translations:
Ben üşüttüm.
Biraz üşütmüşüm.
Grip oldum.
Ben yanlış otobüse bindim.
Çok kötü üşüttüm.
Soğuk aldım.
Güzel bir kelebek yakaladım.
Bir araba ödünç aldım.
Beni soğuk algınlığı yakaladı.
İki balık yakaladım.
Yastığını ödünç aldım.
Dün beş balık yakaladım.
- Kitabı aldım.
- Ben kitabı aldım.
- Ben kötü bir soğuk almışım.
- Kötü bir soğuk algınlığına yakalandım.
- Çok fena nezle oldum.
Ben bir masa ödünç aldım.
İki tane kitap ödünç aldım.
Ben yılan balığı tuttum.
Bir taksi tuttum.
Dün büyük bir balık yakaladım.
Ben bir soğuk algınlığına yakalandım gibi görünüyorum.
Onu sınavda kopya çekerken yakaladım.
Yakaladığıma bak.
Highway 58'i seçtim.
Ben yanlış bir otobüse bindim.
Neredeyse hiç balık yakalamadım.
Neredeyse topu yakaladım.
Ben gribe yakalandım.
Dün üç balık yakaladım.
Raftan bir kitap aldım.
Bir arkadaştan biraz borç para aldım.
Fileyle kelebek yakaladım.
Tom'un yakaladığından daha fazla balık yakaladım.
Onu sınavda kopya çekerken yakaladım.
Onu testte kopya çekerken yakaladım.
Tom'un arabasını ödünç aldım.
Raftan bir kitap aldım.
Bıçağımı çıkardım ve elmayı soydum.
Tom'un bisikletini ödünç aldım.
Yanlış şemsiyeyi almadım.
Adamı parayı çalarken yakaladım.
Üşüttüm ve ateşim var.
Tom'la birlikte otostop yaptım.
Dün gece üşütmüşüm.
Bir kalem aldım ve yazmaya başladım.
Bu sabah otobüse bindiğimde yağmur yağıyordu.
Elini uzattı ve onu tuttum.
Otobüs geç kaldığı için taksiye bindim.
Tom'un şemsiyesini ödünç aldım.
Trene ulaşmak için bir taksiye bindim.
Bugün aşırı derecede çok güneşlendiğimi düşünüyorum.
Otobüs geç kaldığı için, bir taksiye bindim.
Bu şimdiye kadar yakaladığım en büyük balık.
Onun kolunu tuttum.
Randevuya zamanında yetişeyim diye taksiye bindim.
- Onu sadece ödünç aldım.
- Onu az önce ödünç aldım.
Bugün üç balık yakaladım.
Ben tren istasyonundan otele bir taksi ile gittim.
İstasyondan otele bir taksi tuttum
Üşüttüm gibi geliyor. Biraz ateşim var.
Ben bir çocukken suçiçeği geçirdim.
Yağmur yağdığı için bir taksiye bindim.
Soğuk algınlığına yakalanmış olabileceğimi düşünüyorum.
Okurken uyuyakaldım.
Onun için bir papatya kopardım.
Küçük kız kardeşimin elini yakaladım ve ardından ikimiz koşmaya başladık.
Kitapları şehir kütüphanesinden ödünç alırım.
Onu bahçede armutları çalarken yakaladım.
Bir köpek kulübesi yapmak için babamın çekicini ödünç aldım.
Onları almadım.
Şimdiye kadar ilk kez Ken'den ödünç para aldım.