Examples of using "Pasta" in a sentence and their turkish translations:
Çantanızı alın.
Bu senin çantan mı?
Yalnızca bu evrak çantam var.
Evrak çantamı otobüste bıraktım.
Diş macunu nerede?
Tom dosyayı Mary'ye uzattı.
Benim ismimin baş harfleri benim evrak çantasının üstünde.
Dosyayı hangi klasöre kaydettin?
Tom, Mary'ye mavi bir dosya verdi.
Siyah alaca sığır sürüsü İngiliz kırsalında bir tarlada otlar.
Tom kitabı evrak çantasına koydu.
O, tüpten diş macunu sıktı.
Deri bir evrak çantası arıyorum.
Hiç diş macunu kullanmayan birini tanıyor musun?
Lütfen bir tüp diş macunu al.
Geçenlerde diş macunumun markasını değiştirdim.
Gazeteyi katladım ve evrak çantama koydum.
salçalı ekmek sokak lezzetlerinden vazgeçilmezlerdendir yani
Bu diş macunuyla dişimi fırçalamayı severim.
Senin için ne çeşit bir evrak çantası almamı istersin?
Diş macununu tüpe geri koyamazsın.
Tom evrak çantasından bazı kağıtlar çıkardı ve onları Mary'ye gösterdi.
eğer bir anne çocuğuna salçalı ekmek veya sandviç hazırlayacaksa
Tom Mary'in markette biraz diş macunu ve biraz tuvalet kağıdı almasını istedi.