Examples of using "Necessariamente" in a sentence and their turkish translations:
- Mutlaka gitmek zorunda değilsin.
- Gitmek zorunda değilsin.
yanlış olmadığı gibi bir gereklilik aslında
Mutlaka gitmek zorunda değilsin.
İlla böyle bir şeyin olması için
Bu cevap mutlaka yanlış olmayabilir.
Dağlar mutlaka yeşil değildir.
Kilo vermek acı çekmek anlamına gelmemeli.
Ben o konuda zorunlu olarak seninle aynı fikirde olamam.
Hava durumu tahmini mutlaka güvenilir değildir.
- Başarı ölçüsü mutlaka para değildir.
- Başarı ölçüsü ille de para değildir.
Büyük bir âlim mutlaka iyi bir öğretmen değildir.
- Başarı illa kazanılan para ile ölçülecek diye bir şey yoktur.
- Para başarının tek kıstası değildir.
Bir düşmanın bir düşmanı mutlaka bir müttefik değildir.
Gözünüzle gördüğünüz şeylerin doğru olması şart değil.
Uçak rezervasyonunu teyit etmek için muhakkak havaalanına gitmek zorunda değilsin.
Sahile ya da parka gitmek tehlikelidir ya da güvenlidir diyemeyiz.
İster istemez çevirilere güvenmiyorum.