Examples of using "Infeliz" in a sentence and their turkish translations:
Oldukça şanssızım.
Mutsuz değildim.
Ben çok mutsuzdum.
Tom mutsuz.
Tom mutsuz değil.
John mutsuz öldü.
O mutsuz görünüyordu.
Ben mutsuzum.
O mutsuz görünüyor.
Tom mutsuz.
Mutsuzsun, değil mi?
Bu talihsiz bir durum.
Don Draper mutsuz
Tom çok mutsuzdu.
Burada çok mutsuzum.
Tom çok mutsuz.
- Üzgün değilim.
- Mutsuz değilim.
- O, mutsuz bir hayat yaşadı.
- O mutsuz bir hayat yaşadı.
- Yağmurlu günler beni mutsuz eder.
- Yağmurlu günler beni mutsuz ediyor.
Tom öfkeli ve mutsuz.
Tom çok mutsuz görünüyor.
Ben hiç bu kadar mutsuz olmamıştım.
Mutsuz bir hayat sürdü.
- Tom'un mutsuz olduğunu düşünüyorum.
- Bence Tom mutsuz.
Mutsuz geçmişini unutmaya çalışmalısın.
Çok mutsuz olduğunuz için çok üzgünüm.
Tom bana neden mutsuz olduğumu sordu.
Niçin mutsuz olduğunu bilmek istiyorum.
Kimseyi mutsuz etmek istemiyorum.
Mutsuz bir akıllı olmaktansa mutlu bir aptal olmak daha iyidir.
- Mutlu ya da mutsuz, hayat, insanın sahip olduğu tek hazinedir.
- Mutlu ya da mutsuz, hayat insanın sahip olduğu tek hazinedir.
Çirkin ve mutsuz bir dünyada, en zengin adam çirkinlik ve mutsuzluktan başka bir şey satın alamaz.