Examples of using "Alunos" in a sentence and their turkish translations:
Öğrenciler yettiştirdi
Öğrenciler güldüler.
Öğrencileri onu çok severdi.
Öğrencilerin hepsi güldü.
Öğrenciler sıkılmış görünüyor.
Öğrenciler sıkıldı.
Ben öğrencilerinizden biriyim.
Öğrencilerinizden kaç tanesi burada?
Bu yüzden niteliksiz öğretmenler,
Whatsapp dan da öğrencilerinize
Bütün öğrenciler İngilizce çalışırlar.
Bu sınıfta 35 öğrenci var.
Öğrenciler okulda çalışırlar.
Sınava hangi öğrenciler girecek?
Okulda kaç tane öğrenci var?
- Bu sınıfta kırk öğrenci var.
- Bu sınıfta 40 öğrenci var.
Okula giden öğrenciler var.
O öğrencilere İngilizce öğretiyor.
Öğrenciler birçok şiiri ezberledi.
sadece Gansu'daki 1000 okuldan biri.
öğrencilerinin ders dinlerken görüntüsünü
Öğrencilerden hiçbiri zamanında gelmedi.
Öğrencilerin yarısı yoktu.
Neredeyse tüm öğrenciler onu biliyor.
Sınıfında kaç tane öğrenci var?
O, öğrencilerine kızdı.
Öğrenciler onun hikayesini dinlemediler.
Profesör, öğrencileri tarafından eleştirildi.
Tom öğrencileri ile gurur duyuyor.
Bütün öğrencileri tanımıyorum.
Tüm öğrenciler eve döndü.
Öğretmen öğrencilerini denetliyor.
Sınıfımızda kırk öğrenci vardır.
Öğrencilerim beni bekliyor.
Öğrenciler öğretmenlerini severdi.
Sınıfımızda kırk yedi öğrenci var.
Öğrencilerinin yanı sıra öğretmen de geldi.
Öğrenciler geç kalmamaya çalışmalıdır.
Benim öğrencilerimi azarlıyorum, seninkileri değil.
Birçok öğrenci sabahleyin çalışmayı sever.
Bu sömestr iki öğrenciyi intihalden dolayı bıraktım.
Tom benim en iyi öğrencilerinden biri.
Öğrenciler nasıl yanıtlamaları gerektiğini bilmiyorlardı.
Okuldaki tüm öğrenciler beni tanır.
Tom benim ilk öğrencilerimden biriydi.
Öğrencilerimiz dikkat çekici bir ilerleme gösterdi.
Bazı öğrenciler ödevlerini bitirdiler.
Bizim sınıfta kırk beş öğrenci vardır.
Neredeyse tüm öğrenciler İngilizceden hoşlanıyor.
O öğrenciler sınıftalar.
Utangaç öğrenciler çoğunlukla daha düşük notlar alır.
Öğrenciler öğretmeni duyamamış gibi davrandı.
Öğrenciler öğretmenlerine karşı saygılı değildiler.
Öğretmenler öğrencilerini motive etmeye çalışıyorlar.
Öğrencileri odanın içine çağırdı.
O, fikirlerini öğrencilere açıklayamadı.
O öğrenciler çok iyi bir okuldan.
Öğrencilerin seni sevmesinin sebebi bu.
Onun öğrencileri onun arkasından onun hakkında kötü konuşuyor.
Okulumuzdaki öğrencilerin hepsi Fransızca öğrenirler.
Yirmi öğrenciden sadece biri kitabı okudu.
Bu odadaki öğrenci sayısı 25'tir.
Lisemizde yaklaşık bin tane öğrenci var.
Bay Hirose öğrencilerine İngilizce dil bilgisi öğretiyor.
Bütün öğrenciler yemek odasındaydı.
Ben sınıftaki en iyi öğrencilerden biriydim.
Sık sık öğrencilerime web sitenizi tavsiye ederim.
Bir öğretmen öğrencilerine karşı adil olmalı.
10 yaşındaki Chang Wenxuan, bu öğrencilerden biri.
bütün okulda sadece iki öğrenci daha onunla birlikte.
öğrencilerin ders dinlerken ki görüntüsü çok önemli zaten
Öğrenciler, okuma yeteneklerini geliştirmeliler.
Öğrenciler yaz tatilini dört gözle bekliyorlardı.
Öğrenciler bugün okula gitmek zorunda değil.
İyi bir öğretmen öğrencilerine karşı sabırlı olmalıdır.
Geçen hafta beş öğrenci sınıfta yoktu.
O, sınıftaki en popüler öğrencilerden biri.
Sınıflarını temizlemek öğrencilerin görevidir.
Tom'un öğrencilerinden bazıları çok iyi şekilde Fransızca konuşur.
Ben hala öğrencilerimin adlarını öğreniyorum.
Bence öğrencilerim tek kelimeyle en iyileri.
Öğrenciler öğretmenler odasına giremez.
En zeki öğrenciler bile aptalca hatalar yapabilir.
öğrenciler oradan yazılıda soru sorabiliyor
öğrencilerin görüntülerini kaydedip internette yayınlayabilirmiş
e şimdi öğretmenler öğrencilerine bir şey yapıyor diye
O her yaz bir grup öğrenciyi İspanya'ya götürür.
Be sınıftaki öğrenci sayısı on beşle sınırlı.
aynı zamanda öğretmen ekranındaki bir şeyi öğrencilerle paylaşabiliyor
- Öğretmenler bütün öğrencilerine tarafsız davranmalılar.
- Öğretmenlerin, öğrencilerinin tümüne tarafsız bir biçimde davranmaları gerekir.
- Öğretmenlerin, bütün öğrencilerine tarafsız bir şekilde davranmaları gerekir.
- Öğretmenlerin, bütün öğrencilerine tarafsızca davranmaları gerekir.
- Öğretmenlerin, bütün öğrencilerine tarafsız olarak davranmaları gerekir.
- Öğrenciler öğretmenler odasına giremez.
- Öğrencilerin öğretmenler odasına girmesi yasak.
Öğretmen boy sırasına göre çocukları sıraya dizdi.
Okul kuralları öğrencilerin okul üniformaları giymelerini gerektiriyor.
Öğrenciler sınıfta.
Tam sınıfa girmiştim ki, öğrenciler bana sorular sormaya başladılar.
- Öğrenciler sorular sormaya başladığında sınıfa henüz girmiştim.
- Ben sınıfa girer girmez öğrenciler sorular sormaya başladılar.
Bu sözlük hem öğrenciler hem de öğretmenler için iyi bir öğrenme aracıdır.