Examples of using "Prąd" in a sentence and their turkish translations:
Metaller elektriği iletirler.
Bu elektrikli bir cihazdır.
Şu tepelerden gelen hava akımını hissedebiliyorum.
Büyük bir girdap ve güçlü bir akıntı vardı.
İneceğimiz vadi orada! Vay canına, bir hava akımına kapıldık!
Elektrik prizden su musluktan geliyor.
Tek yönlü bir caddede ters yönde sürmemeye dikkat edin.
Evime güneş panelleri taktığımdan beri elektrik faturam yarı yarıya azaldı.