Examples of using "Dużego" in a sentence and their turkish translations:
Koca bir yarağım var!
Bizim büyük bir köpeğimiz var.
Büyük bir köpeğim var.
Buradan inmeden önce sıkı bir öğle yemeği yemiş olmak istemezsiniz.
Biz yoğun trafik tarafından geciktirildik.
Oturma odasına git.
Sizi büyük bir hata yapmaktan vazgeçirtmeye çalışıyorum.
Biz oturma odamızın yarısını kaplayan büyük bir piyano aldık.
- Avrupa'da hiçbir şehir Tokyo kadar kalabalık değildir.
- Avrupa'da Tokyo kadar çok nüfuslu hiçbir şehir yoktur.
Japonya'da başka hiçbir şehir Tokyo kadar büyük değildir.
Tüm gergedanlar için en büyük tehdit insanlığın açgözlülüğü ve büyük bir kâr vaadi.
Tom böyle büyük bir risk almak istemiyordu.