Examples of using "공원을" in a sentence and their turkish translations:
Parkı inşa ettik.
Yosemite Park'ta da insanların yaptığı genellikle bu.
ve 1972'de ülkenin ilk yılan parkını açtı.
Nihayet, aydınlatılmamış bir şehir parkı buluyor.
Bütün halk bahçelerini satmaya çalıştılar