Examples of using "Un'attrice" in a sentence and their turkish translations:
O bir aktris oldu.
O, bir aktris ile evlendi.
- Bir bayan oyuncu gibi görünüyorsun.
- Bir bayan oyuncuya benziyorsun.
Aktris gibi mi görünüyorum?
Ertesi yıl bir aktris oldu.
Aktris olmayı hedefliyordu.
O bir aktristi.
O, bir aktris olmaya niyetlendi.
Benim karım bir oyuncu.
O bir aktris gibi giyinmişti.
O bir şarkıcı değil ama bir aktris.
O her zaman popüler bir oyuncu olmuştur.
Greta Garbo İsveçli bir aktristi.
Benim hayalim aktris olmaktı.
Tom ünlü bir aktrisle evlidir.
Onun isteği bir aktris olmaktır.
Oyuncu olmasının yanında o ünlü bir ressamdı.
Beyaz elbiseli kadın, ünlü bir aktristir.
Bir oyuncu oyunun tam ortasında bayıldı.
Kız arkadaşım bir aktristir.
Benim için sürpriz oldu, o çok güzel bir aktrisle evlendi.
Filmdeki Hintli kız profesyonel bir oyuncu değil.
İnsanlar onun gençken bir oyuncu olduğunu söylüyorlar.
Onun bir aktris olmak istemesinin büyük bir yalan olduğunu anladım.