Examples of using "Spinto" in a sentence and their turkish translations:
Butona bastın mı?
Onu pencereden itti.
O, onu pencereden dışarı itti.
O, arabayı itti.
Tom, Mary'yi iteledi.
yürüdükçe uyarıcı sayesinde
Dan hareket eden bir trenin altına itildi.
Ben Tom'u suya ittim.
işte bu yüzden Twitch'i başlattım --
O, onu iskeleden itti.
Tom, Mary'yi suya itti.
Tom, Mary'yi uçurumdan itti.
Ben Mary'yi suya ittim.
Tom, Mary'yi itti.
Tom seni itti mi?
Tom Mary'yi odaya itti.
Buraya gelmek için beni neyin motive ettiğini bilmiyorum.
Tom'u ittim.
elimi bırakacağını düşünerek yavaşça yüzeye hareket ettim.
Tom Mary'yi iskeleden itti.
Tom Mary'yi yüzme havuzuna itti.
Hırs onu cinayete sürükledi.
- Tom beni itti.
- Tom beni iteledi.
Etrafta itilirler, kıvrılırlar, bir köşede saklanırlar.
Tom Mary'yi uçurumdan itti.
Tom Mary'yi bir köşeye itti.
Sami, Leyla'yı köprüden itti.
beni yaşam ve sanatın sınırına iteceğini düşündüm.
Seni havuza kim itti?
İsyancıları cezalandırmak için ona ısrar etti.
Arkadaşlarım bir anı yazısı yazmam için beni zorladı.