Examples of using "Spiace" in a sentence and their turkish translations:
WPR: Çok özür dilerim.
Çok üzgünüm.
Seninle ters düşmekten nefret ediyorum.
Bunlar hakkında konuşmak oldukça güç,
Ben çok üzgünüm.
Üzgünüm, bende hiç kalmadı.
Seni çok fazla rahatsız ettiğim için üzgünüm.
Yaptığım şeyden pişmanım.
" Sakıncası yoksa sigara içebilir miyim?" "Kesinlikle olmaz."
Üzgünüm onlara yardım edemedim.
Üzgünüm, babam evde değil.
Bunu üzülerek söylüyorum ama kovuldun.
Sizi çok uzun beklettiğim için üzgünüm.
Üzgünüm, benim hiç param yok.
Ben çok üzgünüm. Niyetim sana tekme atmak değildi.
"Bir otel odası rezervasyonu yaptınız mı?" "Henüz değil, üzgünüm."
Üzgünüm size saati söyleyemem, saatim yok.
Korkarım ki gidiyorsun.
Üzgünüm, bunu yapamam.
Geç kaldığım için üzgünüm.
Üzgünüm, Tom zaten gitti.
Üzgünüz, iletişim kurmaya çalıştığınız kişi mevcut değil.
"Sizce burada sigara içmemin sakıncası var mı?" "Hayır, hiç değil."
Seni işteyken aradığım için üzgünüm.
Oh,üzgünüm.
Üzgünüm bu satılık değil.