Examples of using "Prospettiva" in a sentence and their turkish translations:
Bakış açısını kaybettin.
Bunları değerlendirirsek
Şimdi bunu biraz irdeleyelim,
çünkü ana karakterin dünyayı nasıl gördüğünü değiştirir.
İş perspektifinden bakarsak
Tom'un farklı bir perspektifi var.
günlük olarak bu manzarayı görüyorum.
Önemli olarak TSSB bakış açısından bakarsak
sadece buradan bu açıdan anlamlıdır.
Bu yalnızca finansal açı.
Bir gazeteci olarak kamerayı çevreye tutar halde buldum kendimi,
Bu yüzden probleme farklı bir açıdan yaklaşmaya karar verdim.
yaptığınız çalışmaya okuyucunun bakış açısıyla bakmanız lazım.
Ney, iç savaş ihtimalinden dehşete düşmüştü ve krala
Karaborsadaki finansal değeri altının yaklaşık iki misli olan gergedan boynuzu cezbedici olabiliyor.