Examples of using "Precedenti" in a sentence and their turkish translations:
Şimdi, Anna'ın bir suç kaydı yoktu
yönetimimde eşi görülmemişti.
Bu eşi benzeri görülmemiş bir jest.
Bizim evin önceki sahipleri Liverpool'a taşındı.
O, daha önce gelenleri gizlemek için için yeni bir yalan söylüyor.
Davalının uyuşturucu bağımlılığı öyküsü yoktur.
Bu ülkemde benzeri görülmemiş su baskınları yaratır.
Kahramanlık ve trajedinin damgasını vurduğu, eşi görülmemiş bir mühendislik ve bilimsel girişim olacaktı
Bu kış benzeri görülmemiş miktarda karla başladı.
Ama şunu biliyoruz ki Brexit oylaması öncesindeki son birkaç gün
inceleme yapan herkesin gözünden kaçan bir şeyi keşfetmiş olmamız:
110 metreden fazla boyuyla önceki tüm Amerikan roketlerini cüceleştirdi.